Koronavirüs
Hayat

Salgında Sıkça Sorulan Sorular: “Cenaze Namazı, Tabutla Defin, Cenazenin Yakılması…”

Bütün dünyayı sarsan koronavirüs sebebiyle insanlar ne yapacaklarını şaşırmış durumdadır. Şaşkınlığın ana nedeni ise, hastalığın bir salgın halinde yayılması ve ölümlerin yüksek olmasıdır.
İlhan Bilgü
27 Mart 2020

Bu salgın hastalık aynı zamanda Müslümanlara da bulaşmış ve nihayetinde Müslümanlar da koronavirüs dolayısıyla ölmüştür. Ölüm sonrasında geride kalan Müslümanları belirli yükümlülükler bekler. Bu yükümlülükler arasında, cenazenin gusledilmesi, kefenlenmesi, cenaze namazı ve kefenlenerek, kefenli bir şekilde defnedilmesi en bilinenleridir.

Koronavirüs sebebiyle alınan önlemler arasında, geleneksel cenaze tören ve definlerinin de değişip değişmeyeceği en merak edilen konular arasında yer almaktadır. Şu anda bir afet durumu söz konusu olduğuna göre olağan dışılık vardır. Olağan dışı olduğu için de elbette ki cenaze konusunda da istisnalar söz konusu olmaktadır. Bu yüzdendir ki, bu yazıda dile getirilen ifadeler bu istisnaî duruma özel ifadeler olacaktır. Meselâ, “Cenazeler tabutla gömülebilir mi?” diye bir soru sorulsa, normalde buna “hayır” şeklinde cevap verirdik. Ancak bu durumda cevabımız: “Evet” şeklinde olacaktır. Çünkü, istisnaî bir durum söz konusudur. Şimdi konuya ilişkin diğer bir kaç soruya cevap arayalım.

Cenazeler kefenlenmeden defnedilebilir mi?

Koronavirüs sebebiyle, cenazeye yaklaşılmaması mecburî ise, kefenleme terkedilebilir. Zira, olağanüstü bir hâlde yaşıyoruz. Virüsün yayılması daha fazla enfeksiyona yol açacağı için bu konuda ilgili doktorların karar ve tavsiyelerine uyulması gerekir.

Cenazenin namazı kılınmadan defnedilebilir mi?

Bu durumda, salgının yayılmasını önlemek amacıyla alınacak olan tedbirlere uymak gerekeceğinden, defin öncesinde kalabalık olarak cenaze namazı kılınmayabilir, veya, cenaze namazı kılınmadan defin yapılabilir. Ama, defnedildikten sonra uzaktan gıyabî cenaze namazı kılınır.

Cenazeler illa da vasiyet edilen yere mi gömülmelidir?

İstisnaî bir durumdan bahsediyoruz. Her insan, vefat eden yakının vasiyetini yerine getirmeyi vicdanî bir vazife sayar. Ama uygulama imkanı olmayınca, vasiyet edilen yere gömülmek de mümkün olmamaktadır. Bu durumda vasiyete itibar edilmez. Ancak, Avrupa’daki belediyeler, Müslümanlar için özel kabristanlar tahsis etmelidir.

Virüsü gizlemek kul hakkına girer mi?

Virüs taşıyıcısı olan bir kimsenin diğer insanlara karşı birinci vazifesi, bu virüsün başkalarına bulaşmaması için gerekli önlemleri almaktır. Bu konudaki ihmalkârlığı dahi kul hakkına girer. Dolayısıyla, virüsü gizlemek yerine tedbirini alması ve tedaviye başlaması şarttır.

Cenazeler yakılabilir mi?

En önemli sorulardan, dolayısıyla cevabı en zor olan sorulardan birisi budur. Zira, İslam, ölmüş de olsa, ceset de olsa insanın her hangi bir şekilde yakılmasını, dolayısıyla yakılarak defnedilmesini kesinlikle yasaklamaktadır. Fakat, “cenazenin yakılması” tıbben zarürî ise, yakılabilir. Ama, koronovirüsünde şimdilik böyle bir zaruret yoktur. Bazı idarelerin bu yönde aldığı kararlar, idare ile yapılacak olan görüşmeler yoluyla farklı bir şekilde uygulanabilir. Bu durumda, tabutlu defin gündeme gelebilir. Tabut ve tabutun içindeki cenaze dezenfekte edilerek defin işlemi gerçekleştirilmiş olur.

Baştan da ifade ettiğimiz gibi cenaze ve defin ile ilgi bu görüşlerimiz koronavirüs gibi istisnaî durumlar için söz konusudur.

Allah yardımcımız olsun.

Reklam (İç Sayfa)

en çok okunanlar

Reklam

Pin It on Pinterest

Paylaş