Avusturya’da Ortak İslam ve Hristiyan Din Dersi Uygulaması

Avusturya’da Ortak İslam ve Hristiyan Din Dersi Uygulaması

Avusturya’da Müslüman ve Hristiyan öğrencilerin beraber öğrenim göreceği yeni bir din dersi projesi başlatıldı. Müslüman din dersi öğretmenleri, öğretmenlerin ortak ve hassas hareket etmeleri hâlinde derslerin fırsata dönüşebileceği görüşünde.

Avusturya’da Graz Üniversitesi öncülüğünde yeni din dersi konsepti için pilot proje başlatıldı. Projeye göre, Müslüman ve Hristiyan öğrencilerin beraberce yine Müslüman ve Hristiyan öğretmenlerden ders almaları hedefleniyor.

“Toplumsal diyaloğu destekliyor”

Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Proje Sorumlusu Prof. Wolfgang Weirer, Hristiyan ve Müslüman öğrencilerin beraber din dersine girmelerinin, toplumsal diyaloğu desteklediğini ifade etti. “Bu fikir temel olarak, çocukların sadece teneffüste ve tramvayda değil, din dersinde de dinî çeşitlilik noktasında görüşebilmelerini öngörüyor.” diye kaydetti.

“Mevcut din dersi kalacak”

Ayrıca mevcut dersinin uygulamadan kalkması gibi bir durumun söz konusu olmadığını da belirten Weirer, bu projenin, mevcut din dersinin dinler arası konularına ekleneceğini ifade etti. Projeyle alakalı geri dönüşlerin ise ağırlıklı olarak pozitif olduğunu belirten Weirer, eleştirilerin ise siyasi anlamda daha çok sağcılar tarafından ve kiliselerden geldiğini belirtti.

“İçerik netlik kazanmalı”

Camia’ya konuşan Müslüman din dersi öğretmenleri konuyla ilgili dikkat edilmesi gerekn hususlara işaret etti. 1990’dan beri Avusturya’da din dersi öğretmenliği yapan Ahmet Y. proje kapsamında öngörülen dinler arası din eğitimi konusunda karamsar olmadığını ancak konuyla ilgili açıkta sorular bulunduğunu belirtti. Şimşek derslerde seçilen konuların hangi kriterlere göre seçileceği, mezhepsel değer aktarımları arasında nasıl bir ayrım yapılabileceği hususlarının belli olması gerektiğini söyledi. Bu modelin çoğunluğun diyalog beklentileriyle uyumlu olup olmadığı gibi soruların netlik kazanması gerektiğini ifade eden Şimşek, çalışmanın ancak bundan sonra değerlendirilebileceğini söyledi.

2019’den beri yaptığımız bir çalışma

Camia’ya konuşan bir başka din dersi öğretmeni olan ve 2018’den beri ilkokullarda din dersi öğretmenliği yapan Burak K., ise 2019’den beri okulunda uyguladıkları benzer yeni bir projeden bahsetti. 3’üncü ve 4’üncü sınıf çocuklarına Katolik, Ortodox ve Müslüman din dersi hocalarının beraber ders verdiğini söyledi. Burak K., derslerde önce genel olarak dinlerin tanıtıldığını söyledi. Akabinde örneğin Hz. İbrahim, Hz. Âdem gibi seçtikleri ortak konulara Katolik, Ortodoksluk ve İslamiyette nasıl bakıldığını işlediklerini anlattı. Böylece sınıfta bu derslere hem İslam hem de Hristiyanlık din derslerine katılanların yanı sıra hiçbir dine mensup olmayanların da katıldığını söyledi.

Küçük çocukların kafası karışabiliyor

Çalışmanın müdür tarafından velilere tanıtıldığını ve şimdiye kadar olumlu tepkiler aldıklarını belirten Burak K., derse katılan Müslüman bir öğrencinin bir soruya İslamiyet’in değil de Hristiyanlığın bakış açısıyla cevap verdiğini anlattı. Bu açıdan çocukların kendi dini dışındaki diğer dinler kapsamında anlatılanları karıştırabileceğini, bu nedenle de dinler arasındaki farkı çocukların iyi ayırabilmesine dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. Burak K., kendi uyguladıkları sistemde ders kapsamında hangi konunun hangi sınıfta işleneceği, cami ve kilise gezileri gibi dinleri tanıtacak gezilerin de yıllık planda belirlendiğini söyledi.

“Din öğretenler hassas olmalı”

Aşağı Avusturya eyaletinde beş sene farklı liselerde din dersi öğretmenliği yapmış olan Enes P., “İslam ve Katolik din dersinin müfredatında farklı dinlerin (Yahudilik, İslamiyet ve Hristiyanlık) ders olarak işlenmesi gerekiyor.” dedi. Din derslerini veren öğretmenlerin çok dikkatli olmalarını gerektiğinin altını çizen Enes P., şöyle konuştu: “Görev yaptığım okullarda bazı Katolik din dersi öğretmenleri İslam dinini kendi derslerinde anlatmamı rica etti. Ben de onların dersinde İslamiyet hakkında bilgiler verdikten sonra öğrencilerin İslam hakkındaki sorularını cevapladım, gelen sorular genelde kadın erkek eşitliği, başörtüsü, şiddet ve ibadetler hakkındaydı. Ben de diğer dinler hakkında bilgi verirken çok itinalı davranıyorum ve Hristiyanlık hakkında bir şey anlatmam gerektiğinde mümkün mertebe Katolik din dersi öğretmenlerine danışarak derste anlatıyorum ve bizim bakış açımıza göre bu konu böyle ve Hristiyanlarda bu konuya şu şekilde bakıyor diye ekliyorum. Böylelikle hem Hristiyan hem de Müslüman öğrenciler karşı din hakkında doğru bilgiler edinebiliyor. Bu şekilde hareket edilmediğinde ortaya üzücü tablolar çıkabiliyor.”

“Ortak işlenebilecek konular seçilmeli”

 Enes P., kimi zaman öğrencilerden bazı öğretmenlerin kendi derslerinde İslam hakkında önyargıya dayalı bilgiler paylaştığını veyahut yorumlar yaptığını işittiğini söyledi. Bu tür yanlışların önüne geçebilme adına bazı konuların veya bazı derslerin İslam ve Hristiyan din dersi öğretmenlerinin müşterek ders işlemesinde fayda olduğuna işaret eden Enes P.,  “Böylelikle herkes kendi dinini karşı tarafa kendi inandığı gibi aktarma şansını buluyor ve birçok önyargı ve yanlış bilginin önüne geçilmesine de vesile olur diye düşünüyorum.” dedi.

“Önyargıları kurmak için bir fırsat olabilir”

Öğrencilerin konuyu etraflıca değerlendirebilmeleri için bir konuyu işlerken sadece İslami açı değil, diğer dinlerin konuya bakış açısının da aktarılması gerektiğini belirten Enes P.,

“Bilhasssa Peygamberler tarihinde dersler ortak işlenebilir.” dedi. Enes P., konuşmasını şöyle sürdürdü: “Sonuç olarak bu projenin münferid İslam ve Katolik din dersinin yerini dolduramayacağını fakat iki din müntesiplerinin birbirleri hakkında sağlıklı bilgi edinme ve dinlerinin arasındaki ortak noktaları ve farklılıkları görme adına faydalı olacağını düşünüyorum. Günümüzde maalesef Müslümanlar hakkında medyada olumsuz haberler çıkarken ve Müslümanların sürekli töhmet altında bırakıldığı bir dönemde önyargıları kırma adına önemli bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Avusturya’da toplumu oluşturan insanların (dinlerin) okul çağında birbirleri hakkında bilgi edinme ve tanışmaları toplumsal hayat içinde faydalı olacağını düşünüyorum. Mesela okulda namaz ve oruç Hristiyan bir öğrenciye güzel bir şekilde anlatıldığı takdirde, yarın o öğrenci iş yerinde namaz kılan oruç tutan Müslüman iş arkadaşına saygı duyacaktır.”

Avusturya’da İslam din dersi 1982 yılından beri okullarda işleniyor. Söz konusu proje ise 1 Şubat 2021’den beri uygulamaya konuldu. Projeye göre; yüz yüze öğrenim tekrar mümkün olduğunda, mevcut din dersleri lise düzeyinde seçilen okullarda (9. sınıftan itibaren) bir sınıfta üç ila dört hafta süreyle askıya alınacak ve bunun yerine bu dinler arası öğretim projesi denenecek. Başlangıç olarak Graz bölgesinde uygulanan proje, gönüllülük esasına ve ebeveynlerin onayına göre verilecek. (C)