O zaman mesele nedir ki, Tarım Bakanı Cem Özdemir’in gıda fiyat politikasının iflası söz konusu olsun. Mesele şu. Hani, Cem Özdemir bakanlığa daha yeni ısınırken, “Almanya’daki gıda fiyatlarının ucuzluğundan, hatta Alman halkının bu ucuz gıda sebebiyle iyice yiyip şişmanladığından” bahsetti ya. İşte o konu.

Aaah Cem Özdemir. Bizim dünyamıza hoş geldin! Hem de güle güle hoş geldin! Artık umursamıyoruz bile. Çoğu zaman, hayallerimize dahi sansür uygulamak zorunda kalsak da  “hangi sözümüzü, hangi hayalimizi bize silah olarak kullanırlar” diye susuyoruz. Demek istediğim, biz bunu her gün yaşıyoruz. Vallahi billahi, Müslümanlar olarak söylediklerimiz, anlattıklarımız (bazen de hiç düşünmediklerimiz) çok doğru şeyler olsa da bizim söylediğimiz her şey bazılarına batıyor. Daha doğrusu bizden iyi olan bir şey söylememizi beklemiyorlar. Bulamayınca da uyduruyorlar. Uyduranlar da, sizin “Tarım Bakanı” olarak şimdi hükûmet ettiğiniz Almanya’da “İslam uzmanı” diye kahramanlaşıyor.

Bakan olarak tarım politikalarına dair verdiğiniz o ipuçlarına dikkatlice baktığımızda aslında sizin başka bir şey planladığınız ortada iken, iş nasıl olup döndü dolaştı da fakirin, garibanın iki kuruşluk gıdasına göz koymuşluğuna geldi, değil mi?

Gelir, gelir. Siz bakan olarak öyle demeseniz bile getirilir. Çünkü siz Cem Özdemir’siniz ve başınızda bir “göçmen kökenli”lik var. İşte bu “göçmen kökenli”liğinize bir de “Yeşillik” eklenince, sizin söylediğinize, ne söylemek istediğine bakılmaz. Bu konuda daha çok dersinize çalışmanız lazım. Fakat aklınızdan çıkarmayınız ki, sizin başarılı olmanızı kimse beklemiyor. Aksine, başarısız olmanız, önce Cem Özdemir’in sonra Yeşilliğinizin siyasal başarısızlığı daha önemli.

Siz siz olun, bizi değil, sizden böyle bekleyenleri hayal kırıklığına uğratın.

Tam olarak nasıl bir politika izleyeceğinizi bilemiyorum. Önceki bakanlara göre en azından, kendinize göre bir planınızın var olduğu anlaşılıyor. Ama planınızı sadece gıda fiyatlarındaki ucuzluk üzerine kurarsanız, “Yeşillerin, gariplerin ekmeğinde gözü varmış.” izleniminden kurtulamazsınız.