Toplum

Aşağı Saksonya Schura 2 Yıl Aradan Sonra İftar Yemeği Verdi

İki yıllık pandeminin ardından SCHURA Aşağı Saksonya, siyaset, bilim, dini topluluklardan çok sayıda oluşan konuğu, geleneksel İftar resepsiyonunda ağırladı. 8 Nisan 2022 Cuma akşamı SCHURA  Aşağı Saksonya’nın geleneksel İftar resepsiyonu çok sayıda davetli ile gerçekleştirdi.
14 Nisan 2022

Üst düzey katılımın olduğu yemeğe; Aşağı Saksonya Maliye Bakanı Reinhold Hilbers, Türkiye Cumhuriyeti Hannover Başkonsolosu Gül Özge Kaya, Federal Meclis Üyesi Adis Ahmetoviç, Aşağı Saksonya Eyalet Parlamentosu CDU Meclis Grubu başkanı, Aşağı Saksonya’daki Yahudi toplulukları ve Hanover’deki Evanjelik-Lutheran Devlet Kilisesi’nin eyalet piskoposu, Aşağı Saksonya ve Bremen’deki DİTİB derneğinin başkanı, Aşağı Saksonya’daki üye toplulukların temsilcileri ve İslami din dersi öğretmenleri ve çok sayıda davetli katıldı.

Program Kur’an tilaveti ile başladı. SCHURA Aşağı Saksonya Başkanı Recep Bilgen açılış konuşmasında ramazan ayının Müslümanlar için önemini şöyle açıkladı: “Ramazan-ı Şerif bize mazlum ve mağdurlarla kardeşliğimizi daha güçlü bir şekilde hatırlatıyor. Onlarla her daim dayanışma sergilememiz gerektiğini ifade ediyor.”

UKRAYNA’DA SAVAŞ VE BOSNA-HERSEK’TE PROVOKASYON

Bilgen, hem Ukrayna’daki duruma hem de Bosna-Hersek’te olası yeni bir provokasyona dikkat çekerek “Hiçbirimiz birkaç hafta öncesine kadar bu yılki oruç ayı ramazanın acımasız bir saldırı savaşının gölgesinde kalacağını düşünmezdik.” dedi. Bilgen, 30 yıl önce Avrupa’nın göbeğinde benzer bir  savaşının binlerce Bosnalı Müslüman’ın hayatına mal olduğunu ve milyonların ülkelerini terk etmeye zorladığını da vurguladı. Bosna- Hersek’te tansiyonu tırmandıran provökatörler bulunduğuna işaret eden Bilgen “Bosna Hersek’te yeni bir savaşa izin vermeyeceğiz.” dedi.

Bilgen konuşmasını Müslümanların anayasada eşitlik sürecinde yer almaya istekli olmaları çağrısıyla noktaladı: “Müslümanların toplum içerisindeki konumlarını güçlendirmeleri için karşılaştıkları sorunların aşılması gerektiği aşikârdır. Müslüman kimliğinin Avrupa’nın geleceğinde de var olabilmesi için toplumsal yaşamda sadece bir etiket veya kültürel kimlik olmaktan öte bir anlam ifade etmesi, İslam’ın Avrupa’da yaşanılan bir din olarak da yer alması gerekmektedir. Bu bağlamda, bu sürece aktif olarak katılmaya devam etmeye hazır olduğumuzu ifade ediyoruz.”

“MÜSLÜMANLAR BU TOPLUMUN BİR PARÇASI”

Programın devamında, Aşağı Saksonya Eyalet Parlamentosu CDU Meclis Grubu Başkanı Dirk Toepffer bir konuşma yaptı. Konuşmasının hemen başında eski Federal Cumhurbaşkanı Christian Wulff’un daha önce söylediğini yineledi: “İslam Almanya’ya aittir.”

“Herkesin saygı, sevgi ve barış içerisinde kalarak üstüne düşen ödevleri yapması gerekiyor.”diyen Toepffer, köprüler kurmak ve İslam’ı daha iyi anlamak için camileri ziyaret etmenin önemini vurguladı.

Ardından Hannover Evanjelik Lüteriyen Kilisesi Piskoposu Ralf Meister bir konuşma yaptı. Dinler arasındaki güvenin ne kadar önemli olduğunu yineledi: “Savaş günlerinde, Aşağı Saksonya’da on yıllardır büyüyen dinler arasındaki güvenin, devletimizde ortak olan şeylere bir temel oluşturmak için ne kadar bir öneme sahip olduğunu bir kez daha öğrendik. Tüm insanların iyiliği için.”

Son olarak, Aşağı Saksonya’daki Yahudi Cemaatleri Devlet Derneği Başkanı Michael Fürst, Yahudilerin en yüksek bayramı olan Şabat olmasına rağmen iftar resepsiyonuna katılarak bir konuşma yaptı. Fürst, SCHURA tüzüğünün genel ilkelerine dikkat çekti. SCHURA’nın anayasanın temelleri üzerinde durduğunu belirterek, Aşağı Saksonya’daki Müslümanlarla devlet arasındaki anlaşmaya ilişkin olarak şunları ifade etti: “Eyalet hükûmeti ve taraflar, ertelemekten daha başka yapabilecekleri bir şey olup olmadığını değerlendirmelidir.”

Reklam (İç Sayfa)

Reklam

Pin It on Pinterest

Paylaş