Koruyucu Ailede Süt Emme Konusu

Koruyucu Ailede Süt  Emme Konusu

Zamanımızda evlat edinme statüsüne benzeyen bir durum da koruyucu ailelik durumudur. Koruyucu ailelik, çeşitli nedenlerle öz ailesi yanında bakımları bir süre için sağlanamayan çocukların, kendi aile ortamlarında eğitim, bakım ve yetiştirilme sorumluluğunu kısa veya uzun süreli olarak, ücretli veya gönüllü statüde, devlet denetiminde paylaşan, hissettikleri toplumsal sorumluluğu gösterebilen uygun aile ya da kişilerdir.

AİLE | 21 Şubat 2020 Koruyucu Ailelik ve Müslümanlar

Koruyucu aile veya evlat edinme durumunda, aile içindeki örtünme ve namahremlik konumu önemlidir. Korunmak üzere eve alınan çocuk daha küçük yaşlarda iken, mahremiyet cihetinden bir problem olmaz. Fakat bu çocuk büyüdüğünde mahremiyet şartlarına uyma zorunluluğu başlar. Çünkü aile ile çocuk arasında bir kan bağı veya süt hısımlığı yoksa, çocuğun buluğ çağına ermesinden sonra, ilişkileri mahremiyet kurallarına uygun olmalıdır.

“SÜT EMEN ÇOCUK AİLENİN ÖZ ÇOCUĞU GİBİ OLUR”

Ancak bakımı üstlenilen çocuk süt emme çağında (0-2 yaş) olur da evin hanımı tarafından emzirilirse, bu kadını emen çocuk emziren kadının ve kocasının süt çocuğu durumuna gelir.[1] Dolayısıyla çocuk haram ve helallik cihetinden ailenin öz çocukları gibi olur. Çünkü İslam’a göre, süt bağı ebedîyyen nikahlanmanın haram olmasına sebep olur.

Böyle bir durum mümkün olmazsa, o takdirde mahremiyet sınırlarının korunması hususu gündeme gelir. Örneğin bakılacak bu çocuk, kız ise aynı yaşa yakın bir kız çocuğu ile birlikte veya erkek ise aynı yaşa yakın bir erkek çocuğu ile birlikte aynı odada yatırılmalıdır. Evlenmelerinde sakınca olmayan aile fertleri ile aynı ortamda tek başlarına kalmamalıdırlar.

AİLE | 26 Mayıs 2021 “Özellikle Göçmenlerin Koruyucu Aile Olması Çok Önemli”

HÜKÜMLER

Süt emme neticesinde şu hükümler ortaya çıkar:

  • Bakmak helal olur. Yani aralarında süt bulunan kimseler, birbirlerine namahrem olmazlar. Bir fitne olmayınca birbirlerine bakabilirler.
  • Aralarında nikah cari olmaz. Süt hısımlığının bir evlilik engeli oluşturması İslam dinine has bir hükümdür. Yahudilik ve Hristiyanlıkta süt hısımlığı bulunmamaktadır.
  • Doğum ve nesep yönüyle haram olan herkesin, her şeyin sütle de haram olması.

Bu hususta müçtehitler ve mezhepler arasında ihtilaf yoktur, icmâ’ vardır. Zira süt akrabalığının oluşması Kitap, Sünnet ve icmâ’ ile sabittir. Binaenaleyh aralarında süt bulunan kimseler, birbirlerine mahremdirler; nâmahrem olmazlar. Bir fitne olmayınca birbirine bakabilirler. Aralarında nikah caiz olamaz. Aralarında şer’î bir yakınlık olsa da bununla nafaka, veraset, redd-i şehadet gibi neseple (soyla) oluşan ahkâm oluşmaz.[2]

 

[1] Serahsî, el-Mebsût, V, 136.

[2] Hukuk-u İslamiyye ve Istılâhat-ı Fıkhıyye Kamusu, Ö. Nasuhî Bilmen, Cilt: 2, S.: 81- 82.