Alman İslam Konferansı’nda Müslümanlara Söz Verilmedi

Almanya Federal İçişleri Bakanlığı nezdinde devlet ile Müslümanlar arasındaki ilişkileri düzenlemekle görevlendirilen Alman İslam Konferansı’nda bu sefer Müslümanlara söz verilmedi. Müslüman temsilcilere söz verilmeyen Konferans’ta İçişleri Bakanı Nancy Faeser, İslami cemaatleri eleştirdi ve Müslümanlar arasındaki antisemitizm sorunu bulunduğunu ileri sürdü. Faeser “Sinagogları ziyaret etmek ve Yahudi nefretine karşı olduğunu beyan etmek yeterli değildir. Bunlar, İslami cemaatlerde ve Cuma hutbelerinde de dile getirilmelidir.” dedi.

“İslam Almanya’nın bir parçasıdır” diyen eski Cumhurbaşkanı Christian Wulff da konferansa katıldı. Wulff, antisemitizm Kuran’da, İslam tarihinde ve birçok durumda İslamî eğitimde mevcut olduğunu ileri sürmesinin yanı sıra, “Yahudilerin kovulduğu Muhammed Peygamber döneminde değil de, 2024 yılında yaşadığımızı tüm Müslümanlar bilmelidir.” ifadelerini kullandı.

“İslam Konferansında Müslümanlar Pasif Bir İzleyici”

Almanya İslam Konseyi Başkanı Burhan Kesici, İçişleri Bakanlığının düzenlediği konferansa tepkisini dile getirirken ne konferansın hazırlığı aşamasında ne de muhtevası bakımından Müslümanlara her hangi bir şey danışılmadığını açıkladı. Kesici, Yahudi ve İslam düşmanlığı konusunda Müslümanlara yönelik olarak düzenlenen bir etkinlikte İslamî cemaatlerin pasif bir izleyici olarak kaldığını söyledi.

Burhan Kesici, Alman İslam Konferansına, “Müslümanlarla ilgili bir konferans yapılıyor, ama, bu konferansta konuşacaklar bakanlık tarafından kararlaştırılıyor, sonra da Müslümanlara davetiye çıkarılıyor.” eleştirisinde bulundu.

Müslümanlar Toptan Şüpheli Kabul Ediliyor”

Kesici sürekli olarak Müslümanlardan terörü kınanmasının istenmesini de eleştirdi ve bu şekilde Müslümanların şüphe atında bırakıldığına dikkat çekti.

Kesici ayrıca toplumda oluşan İslam karşıtı havayı ve siyasetçilerden gelen “terörle ve Yahudi düşmanlığına karşı mesafe koyma” çağrılarını da eleştirdi. Kesici çağrıların, Müslümanların terör sempatizanlığından şüphelenildiğini gösterdiğini söyledi.

“Siyasi talepler Müslümanları “şeytanlaştırıyor”

Öte yandan, Diyanet işleri Türk İslam Birliği DİTİB Genel Sekreteri Eyüp Kalyon da, terör ve antisemitizmi kendilerinden istendiği için değil, dini inançlarının böyle istediği için kınadıklarına dikkat çekti.

“Teröre ve Yahudi düşmanlığına karşı Müslümanlardan mesafe konulmasına yönelik siyasi talepler, sadece Müslümanların temsilcilerini değil, aynı zamanda tüm Müslümanları da potansiyel antisemit” olarak damgalayacak ve onlara karşı ayrımcılık yolunu açacak.” diyen kalyon, bu siyasal isteklerin Müslümanları şeytanlaştıracağına vurgu yaptı.