AB Yüksek Temsilcisi Borrell: “İsrail’in Gazze Saldırıları Katliamdır”

AB Yüksek Temsilcisi Borrell: “İsrail’in Gazze Saldırıları Katliamdır”

Avrupa Birliği Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, İsrail’in Gazze’deki saldırılarını “katliam” şeklinde niteledi.

Gazze’de hayatını kaybeden sivil sayısının açıklanandan çok daha yüksek olabileceğini söyleyen AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, bu dehşetin durdurulmasını istedi.

Brüksel’de düzenlenen 25’inci İnsan Hakları Forumu’nda konuşan Borrell, Gazze’deki duruma değinerek “İsrail’in kendini savunmaya hakkı olsa da bu kadar sivil kayıp verilmesini kimse kabul edemez.” dedi.

 “Bu dehşeti durdurun”

Borrell, “7 Ekim’deki Hamas saldırısının katliam olduğunu ancak İsrail’in Gazze’deki eylemlerinin de katliam olduğunu” belirterek, “Bir dehşet diğerini haklı çıkarmaz.” söylemini yineledi.

“Kaç kurban var? Kimse bilmiyor. 15 bin deniliyor ama belki de yıkıntıların altında çok daha fazlası var.” diyen Borrell, uluslararası camianın gitgide daha fazla ses çıkardığını ve bu dehşetin durdurulmasını istediğini belirtti.

“İsrail’i eleştirmek mümkün olmalı”

Borrell, antisemitik olmadan İsrail’i eleştirmenin mümkün olması gerektiğini kaydederek, “İsrail devletinin varlığına karşı çıkmadan iki devletli çözümü savunma hakkına sahip olmayı istiyorum.” ifadelerini kullandı.

AB Yüksek Temsilcisi, Batı Şeria’daki yasa dışı yerleşimlerin ve Filistinlilere yönelik şiddetin durması gerektiği mesajını yineledi.

Borrell, X hesabından yaptığı paylaşımda Gazze’de “insani ara”nın ardından İsrail’in saldırılarının yeniden başlamasıyla ilgili, İsrail’in uluslararası insancıl hukuka uymasının zorunlu olduğu mesajını verdi.

“İsrail’in uluslararası insancıl hukuka uyması zorunludur” 

Borrell, 2 Aralık’ta X hesabından İsrail’in Gazze’deki saldırılarının yeniden başlaması ve sivil kayıpların artmasına ilişkin yaptığı açıklamada, “İsrail’in meşru müdafaa hakkını nasıl kullandığı önemli. İsrail’in uluslararası insancıl hukuka ve savaş hukukuna saygı duyması zorunludur. Bu sadece ahlaki bir yükümlülük değil, aynı zamanda hukuki bir yükümlülüktür.” ifadesini kullanmıştı. (aa,c)