Yazarlar

“Sen Ben O Yok, Biz Varız”

Kendine hayrı olmayanın, başkalarına hiçbir hayrı olmaz. Bu yüzden, “biz” olmak için, önce, silikleşmiş değil güçlü “ben”ler olmalıyız.
11 Aralık 2023

Yazının başlığı, bir şarkı sözü. Halk arasında da sık sık dile getirilmektedir. “Birlik bütünlük içinde olmalıyız; ayrılığa düşmemeliyiz.” anlamında. Bu anlamı, gayet takdire şayan. Ancak, katılamayacağımız anlamları da çağrıştırmaktadır. “Sen”, “ben” ve “o”, bir araya gelerek “biz”i oluşturuyorlar; onlar olmadan “biz” vücut bulamaz. Üstelik, bunların her biri ne kadar güçlü olursa, “biz” o kadar güçlü biçimde var olur. Her biri, “biz” organının hücreleridirler; hücreleri güçlü olduğu oranda organ, onların aritmetik toplamından kat kat fazla güçlü olabilir. Toplum da böyledir; ne kadar güçlü bireylerden oluşursa o kadar onların aritmetik toplamıyla kıyas kabul etmeyecek ölçüde fazla güçlü olabilir. Onlar, güçsüz olduğu nispette, toplum cılız kalır, hatta yığınlaşır.

“Biz” bilincini önleyen bütün bireysel özellikler, kişinin insani yetilerini geliştiremeyip iyi bireyleşememesinin ürünüdür. Yani biz bilincini edinememiş kişi, gelişememiş, insani yetileri bodur kalmış bir zavallıdır. Ahlak üretemeyeceğinden dolayı kendini iyi yönetemez, denetleyemez. Kendine hayrı olmayanın, başkalarına hiçbir hayrı olmaz. Bu yüzden, “biz” olmak için, önce, silikleşmiş değil güçlü “ben”ler olmalıyız. İyi bireyleşmiş “ben”, edindiği ahlakî değerlerine göre kendini yönetir, denetler, yönlendirir. Söz gelimi, bencil olmaz, parazitleşmez; aksine özgeci, hem kendine hem de başkalarına yararlı olur. Önemini kavrayabildiğinden dolayı umumun menfaatini, kişisel menfaatine tercih eder vs.

Ölçüsüz/yanlış toplum veya grup vurgusu yapan anlayış, kişinin toplum/grup içinde kaybolmasına, kişilik aşınmasına ve giderek kişilik yitimine yol açabilir. Ait olduğu organizasyonla kendini özdeşleştirerek, özgün ve özgür kişiliğini yok edebilir. Kişi, grupta yok olduğu oranda, grup adına her şeyi hiç sorgulamadan yapabilir. Mensup olduğu grup/cemaat, amaç edindikleri inancın/ideolojinin önüne geçebilir, onunla çelişse bile her tür kötülüğü grup adına rahatlıkla işleyebilir. Büyük bir görevi ifa etmiş olma edasıyla masum insanları öldüren, suçsuz kalabalık içinde kendini patlatan militanın durumu budur. Eleştirel düşünme ve değerlendirme kabiliyeti olmayan birisi, kendi aklıyla düşünemediği için grup adına dile getirilen ve işlenen kötülüklere itiraz edemez, her tür kötülüğü iyilik diye şevkle yapabilir. Böyle biri, hata yaptığında halifeyi bile düzelteceğini haykıran özne Müslüman bireyler gibi olamaz. Yani ne kendine hayrı olur ne de mensubu olduğu topluma.

Prof. Dr. Muhammet Şevki Aydın
Prof. Dr. Muhammet Şevki Aydın

Son Yazıları

Reklam

Pin It on Pinterest

Paylaş