3 Türk Çocuğunun Öldüğü Göl Faciasında Acı Rapor: “Tırnakları Kopana Kadar Çırpınmışlar”

3 Türk Çocuğunun Öldüğü Göl Faciasında Acı Rapor: “Tırnakları Kopana Kadar Çırpınmışlar”

@Camiahaber

Almanya’da 2016’da üç çocuğun bir gölette boğulduğu olayla ilgili Frankfurt Yüksek Mahkemesi, dönemin Neukirchen Belediye Başkanı’nın suçsuz olduğuna hükmetti. Mahkeme, olayın “korkunç bir kaza” olduğunu belirterek, belediye başkanının sorumlu tutulamayacağını ifade etti.

Almanya’da 2016 yılında Hessen eyaletine bağlı Neukirchen kasabasında, bir gölette oyun oynayan Reba (5), Şirin (8) ve Yasin (9) adlı üç çocuk hayatını kaybetmişti. 5, 8 ve 9 yaşında olan çocuklarla ilgili bölgede yapılan incelemeler, göletin kenarındaki eğimli zemin nedeniyle çocukların kurtulamadığını ortaya koymuştu. Bugün ise, Frankfurt Oberlandesgericht, dönemin Neukirchen Belediye Başkanı’nın suçsuz olduğuna karar verdi. Mahkeme, olayın “korkunç bir kaza” olduğunu ve belediye başkanının sorumlu tutulamayacağını ifade etti.

 Yüksek Mahkeme Yerel Mahkeme’nin Kararını Bozdu

Bu karar, daha önce Marburg’daki yerel mahkemenin verdiği kararı bozarak, davanın yeni bir yön almasına yol açtı. Marburg Mahkemesi, Belediye Başkanını “ihmali ölüm” suçlamasıyla cezalandırmıştı. Yüksek Mahkeme ise gerekli güvenlik önlemlerinin alınması durumunda dahi kazanın engellenemeyeceğine hükmetti.

“Önlemler Kazayı Engellemezdi”

Mahkeme, belediyenin potansiyel tehlikeye dikkat çekici önlemler alabileceğini kabul etti. Ancak bunların kazanın önlenmesini garanti etmediğine kanaat getirdi. Dönemin belediye başkanı aleyhine çıkan kararın ardından, eski başkanın avukatı, müvekkilinin bu trajik olaydan etkilendiğini, olayın uzun yıllardır psikolojisini olumsuz etkilediğini ifade etti.

Baba Camia Haber’e Konuştu

Olayın ardından çocukların babası ise belediyeyi sorumlu tutmaya devam ediyor. Ailenin avukatı, Neukirchen Belediyesi’nin güvenlik önlemleri konusunda yetersiz kaldığını savunuyor. Meydana gelen acı olayla ilgili konuşan baba Aziz T., yaşananları ve sürecin detaylarını Camia Haber’e anlattı.

“Sanki O Gün Evde Vedalaştık”

Olayla ilgili ilk haberi ofisteyken aldığını söyleyen baba, olaydan bir kaç saat önce kızının kendisini telefonla aradığını söyledi. Kızının sesini duyduğunda, bir şeylerin yanlış gittiğini hissettiğini ifade eden baba, “Kızım telefonda bana döner getirmemi istedi, normalde böyle bir şeyde herhangi bir korku hissetmezdim, ama o gün içimde bir şey vardı. Eve gittim, dönerlerini yediler. Daha sonra bana sımsıkı sarıldılar sank vedalaşıyormuşuz gibi. Daha önce hiç böyle sarılmamışlardı.” diye kaydetti.

“Bu Anlatılamaz Bir Acı”

Daha sonra alışveriş için dışarı çıkan ve eve dönüş yolunda tekrar telefonu çalan baba bu defa acı haberi aldı. Acilen gölete ulaşan baba, küçük kızını hayata döndürebilmek için kalp masajı yapıldığını gördü. Diğer iki çocuğu da olaydan dört saat sonra gelen dalgıçların yardımıyla sudan çıkabildi. Baba bu durumu şu sözlerle ifade etti: “Düşünsenize, göletin karşısındaki garajın önünde eşim oturuyor ve kucağına üç evladımızın cansız bedenini koyuyorlar. Bu anlatılamaz bir acı.”

“Kurtulmaya Çalışırken Tüm Tırnakları Kopmuş”

Otopsi raporuyla ilgili de bilgi veren acılı baba, “Doktorun verdiği bilgiye göre üç evladımın da tek tek tüm tırnakları kopmuş. Oradan kurtulmaya çalışırken öyle bir çaba göstermişler ki hiç birinin elinde tırnağı kalmamış.” diye belirtti.

“Yalancı Şahitler Ortaya Çıktı”

İlk başta suçlanan belediye başkanının, ardından temize çıkarıldığını belirten baba, hukuki süreçteki belirsizliklere dikkat çekti. “İlk mahkemede suçlu bulunmuştu, ama savcılık ve belediye başkanına yönelik yapılan soruşturmalarda yalancı şahitler ortaya çıktı. Sonrasında mahkemeler devam etti ve belediye başkanı serbest bırakıldı.” dedi.

“Bu Bir Cinayet”

Baba, yaşanan bu trajik olayın ardından güvenlik önlemleri konusunda gerekli adımların atılmadığının tekrardan altını çizdi. Göletin çevresinde tehlike işaretlerinin bulunduğunu fakat çocuklardan bunu anlamasının beklenemeyeceğini belirten acılı baba, “Çocukların suya düşmesi engellenebilirdi, en azından o bölgenin etrafını çevirebilirlerdi. Hiçbir tedbir yoktu. Bu tam anlamıyla bir cinayet.” şeklinde konuştu.

“Bu İşin Peşini Bırakmayacağız”

Öte yandan, olay sonrası Belediye Başkanı’nın suçu olmadığı yönündeki karara itiraz eden baba, hukuki sürecin devam edeceğini belirterek, “Almanya için dava sonlanmış olabilir ama bizim için devam ediyor. Bu meseleyi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşımayı düşünüyoruz. Bu işin peşini bırakmayacağız.” diye ekledi.(bb)