Almanya’da Müslüman Cemaatlerin Koalisyon Sözleşmesi Eleştirisine Hükümetten Yanıt

Almanya’da Müslüman Cemaatlerin Koalisyon Sözleşmesi Eleştirisine Hükümetten Yanıt

@aa

Almanya’da yeni hükümetin koalisyon sözleşmesine yönelik Müslüman cemaatlerin “görünmez” bırakıldığı eleştirisine hükümet partilerinden açıklama geldi.

Almanya’da yeni hükümetin koalisyon sözleşmesine yönelik Müslüman cemaatlerden gelen eleştiriler kamuoyunda tartışmaya neden olurken, Hristiyan Demokrat Birliği (CDU) ve Sosyal Demokrat Parti (SPD) eleştirilere yanıt verdi. Hükümet yetkilileri, Müslümanların topluma ait olduğu mesajını verirken, eleştirilerde dile getirilen “görmezden gelinme” iddialarını reddetti.

“Müslüman cemaatler de dâhil”

CDU/CSU Federal Meclis Grubu’nun din politikası sözcüsü Thomas Rachel, “Tagesspiegel gazetesine yaptığı açıklamada, koalisyon sözleşmesinde yer alan “Kilise ve dini cemaatler toplumsal dayanışma ve kamu yararına vazgeçilmez bir katkı sağlar.” ifadesinin Müslüman cemaatleri de kapsadığını vurguladı. Rachel, “Bu ifade açıkça Müslüman dini cemaatleri de içeriyor.” diye vurguladı.

SPD: “Genelleme yapılamaz, güven ortamı sağlanmalı”

SPD Federal Meclis Grubu’nun din politikası sözcüsü Lars Castellucci ise Müslümanların Almanya toplumunun doğal bir parçası olduğunu belirtti. Castelucci, “Müslümanları genellemek kabul edilemez. Siyaset sorunları çözmeli ama aynı zamanda herkesin korkmadan ve açık bir şekilde bir araya gelebileceği dostane bir iklimin oluşmasına katkı sunmalıdır.” diye belirtti. Castellucci, İslam Konferansı gibi diyalog platformlarının geliştirilmesi gerektiğini savundu. Castellucci ayrıca, bu diyalogun sağlıklı ilerleyebilmesi için doğru muhataplarla yürütülmesi gerektiğine dikkat çekerek, “Almanya’dan çok Türkiye ile bağlantılı temsilcilerle bu işler yürümez.” ifadelerini kullandı.

“Tehlikeli bir yaklaşım”

IGMG Genel Sekreteri Ali Mete de koalisyon sözleşmesinde Müslüman hayatına hiç yer verilmemesini eleştirerek, bunun “tehlikeli” bir yaklaşım olduğunu söylemişti. Mete, “Bu boşluk tesadüf değil. Bu dışlayıcı bir durum yaratıyor, güveni zedeliyor ve toplumsal katılım iddiasıyla çelişiyor” diye vurgulamıştı.

“İslam yalnızca güvenlik konularıyla anılmamalı”

İslamrat Başkanı Burhan Kesici ise koalisyon sözleşmesinde Müslümanların yer bulamamasını hayal kırıklığı olarak nitelendirmişti. Kesici, “Artan İslam düşmanlığına ve Müslümanların toplumsal katılımına dair konular sözleşmede yer almalıydı. Ancak İslam yalnızca İslamizm ve önleme politikalarıyla ilişkilendiriliyor. Bu ise endişe verici bir sinyal” diye konuşmuştu.

İslami cemaatlerden sert eleştiri

Almanya’daki bazı Müslüman cemaatler, koalisyon sözleşmesinde Müslümanların yalnızca güvenlik eksenli konularla ilişkilendirilmesine tepki göstermişti. Türk İslam Birliği (DITIB) Genel Sekreteri Eyüp Kalyon, Müslümanların sözleşmede sadece “İslamizm, aşırılık ve önleme” gibi olumsuz çağrışımlı kavramlarla anıldığını belirtmişti. Kalyon, “Almanya’daki yaklaşık 6 milyon Müslümanın yüzde 90’ı bu ülkenin bir parçası olduğunu düşünüyor ve topluma katkı sağlıyor. Ancak bu görmezden geliniyor. Bu, Müslümanlara verilen yanlış bir mesajdır” diye kaydetmişti.