Almanya’da Aile Birleşiminde Meryem T.’nin İsyanı: “Eşime Kavuşamıyorum”

@shutterstock
Almanya’da yaşayan Meryem T., eşini Türkiye’den getirebilmek için yaklaşık 1,5 senedir beklemesine rağmen randevu alamadı. “Süresiz iş sözleşmem var, evim hazır, eşim dil sınavını geçti ama sistem bizi görmezden geliyor” diye kaydetti.
- ALMANYATOPLUM
- 25 Haziran 2025
Alman vatandaşı olan ve Berlin’de yaşayan Meryem T., Şubat 2024’te Kayseri’de evlendiği eşini Almanya’ya getirebilmek için yaklaşık 1,5 senedir beklemesine rağmen sonuç alamadı. Aile birleşimi başvurusunda yaşanan uzun gecikmeler nedeniyle hem maddi hem de psikolojik olarak büyük zarar gördüğünü belirten Meryem T., yaşadığı mağduriyetin artık dayanılmaz boyutlara ulaştığını söyledi.
Kayseri’de 8 Şubat 2024 tarihinde resmi nikahla evlenen çift, 15 Şubat’ta Almanya vizesi için İstanbul’daki iDATA merkezi üzerinden başvuruda bulundu. Ancak aradan geçen aylar boyunca randevuya dair bir geri dönüş yapılmadı. Meryem T., 27 Ağustos’ta yeniden iletişime geçtiğinde ise aldığı yanıt hayal kırıklığı yarattı.
11 Ay Bekleme Süresi: “Personel ve Yer Sıkıntısı Var”
Başvuru merkezinden gelen resmi açıklamaya göre, artan talepler ve personel sıkıntısı nedeniyle randevu için en erken 11 ay sonrasına gün verilebileceği belirtildi. Ayrıca, aile birleşimi için Almanya’daki Yabancılar Dairesi’nden de onay alınmasının gerektiği, bunun da “aylarca sürebileceği” ifade edildi.
“Ben Alman Vatandaşıyım, Eşimi Getiremiyorum!”
Süreçte yaşadıklarını Camia TV’ye anlatan Meryem T., “Alman vatandaşıyım. süresiz iş sözleşmesi ile çalışan, vergi veren bir vatandaşım. Ama eşimi Almanya’ya getiremiyorum. Herkes bu ülkeye rahatça girebiliyorken, ben vatandaş olarak bu hakka sahip değilim. Bu büyük bir çelişki.” dedi.
3 Ay Önce Dil Sınavını Başarıyla Tamamladı
Eşinin Aile Birleşimi için gereken Almanca dil sınavını başarıyla geçtiğini vurgulayan Meryem T., “Sınav geçerliliği sadece 1 yıl. 3 ayı geçti bile. Randevu alamazsak bu da boşa gidecek.” diye konuştu. Ayrıca nikahtan 1 ay sonra eşine uygun bir ev kiraladığını, ancak 13 aydır boş kalan eve kira ödemeye devam ettiğini belirtirken, “13 bin Euro’m havaya gitti.” diye konuştu.
“Vergi Sınıfımı Değiştiremiyorum, Aylık 500 Euro Kaybım Var”
Meryem T., eşinin Türkiye’de olması sebebiyle Almanya’da vergi sınıfını evli statüsüne göre değiştiremediğini, bu nedenle her ay 500 Euro’ya yakın kayba uğradığını da aktardı.
“Migrenim Arttı, Dayanacak Gücüm Kalmadı”
Sadece ekonomik değil, psikolojik yükün de ağır olduğunu belirten Meryem T., “Her 2 ayda bir Türkiye’ye gitmeye çalışıyorum ama yıllık izin sürem sınırlı. Bu büyük bir maddi yük. En önemlisi ise psikolojik olarak yıprandım. Sürekli baş ağrılarım var. Migrenim tetiklendi. Yetkililerden yardım istiyoruz.”
Annesi Ayşe T.’den Cumhurbaşkanı’na Çağrı
Meryem T.’nin annesi Ayşe T. ise yaşadıkları durumu Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a duyurmak istediğini belirtti: “Kızım burada doğdu, büyüdü. Alman vatandaşı ama eşini getiremiyor. Eminim Sayın Cumhurbaşkanı bu durumu duyarsa elinden geleni yapar. Sadece biz değil, binlerce genç bu mağduriyeti yaşıyor.”
“Türk İsmim Yüzünden mi?”
Vatandaşlık hakkının sadece bir “kağıt parçası” olmaması gerektiğini vurgulayan Meryem T., şöyle seslendi: “Türk kökenli olduğum için mi görmezden geliniyorum? Ben Alman vatandaşıyım. Bu ülke bana sahip çıkmayacaksa neden vatandaşlığını aldım?”
Aile Birleşiminde Binlerce Alman Vatandaşı Mağduriyet Yaşıyor
Meryem T.’nin yaşadığı süreç istisnai değil. Almanya genelinde benzer sorunları yaşayan binlerce Alman vatandaşı ve onların eşleri, aile birleşimi prosedürlerinde ağır bürokratik engellerle karşı karşıya kalıyor. Özellikle İstanbul ve Ankara gibi büyük şehirlerde faaliyet gösteren vize aracı merkezlerinden (iDATA) randevu almak neredeyse imkansız hâle gelmiş durumda.
“Süreçte Hukuki Müdahale Gerekebilir”
Almanya’da faaliyet gösteren göç hukuku uzmanları, bu durumla karşılaşan vatandaşlara “Untätigkeitsklage” (yetkisiz kalma nedeniyle açılan dava) yolunu öneriyor. Bu dava ile, uzun süre işlem yapmayan kurumlara karşı yasal baskı kurulabiliyor. Ancak bu yöntem herkes için erişilebilir değil; hem zaman hem de maddi kaynak gerektiriyor.
Aile Birleşiminde Almanya
Almanya’da 2024 yılı itibarıyla ilk beş ayda 53 bin 767 aile birleşimi vizesi verildi. Bunların yüzde 60’ından fazlası çocuklar için, yüzde 35 kadarını eşler için, yaklaşık bin 500’ü ebeveynler için gerçekleşti.(bb)