“Merhamet Duygusu Pasif Değil, Aktif Olması Gereken Bir Duygudur”

IGMG Genel Merkezi’nde verilen iftarda Ramazan ayının merhamet ayı olmasına dikkat çekilerek merhamet duygusu üzerinde duruldu.

İslam Toplumu Millî Görüş (IGMG) Genel Merkezi’nin düzenlediği iftarda merhamet duygusu üzerinde duruldu. IGMG Genel Başkanı Kemal Ergün, İslam’ın emrettiği merhametin tüm mahlûkatı içine alacak kadar geniş kapsamlı olduğuna vurgu yaparak, çocuklar, kadınlar, yaşlılar, yetimler, kimsesizler, hastalar, yoksullar başta olmak üzere tüm insanlara merhamet göstermenin yanı sıra diğer canlılara da merhametli davranmanın bir görev olduğuna dikkat çekti.

“Merhamet Müslümanların Temel Özelliğidir”

Kemal Ergün, merhametin Müslümanların temel özelliklerinden olduğunu hatırlatarak Hz. Peygamber Efendimizin “Merhametlilere Rahmân merhamet eder. Siz yeryüzündekilere merhamet edin ki göktekiler de size merhamet etsin!” hadisini hatırlattı.

Kemal Ergün: “Gazze’deki trajedi artık tüm insanlığın hukuk, ahlak ve vicdan sınavı hâline gelmiştir.”

Gazze Trajedisi İnsanlığın Ahlak ve Vicdan Sınavı Hâline Geldi”

Ergün ayrıca dünyadaki savaşlara da dikkat çektiği konuşmasında şunları söyledi: “Büyük bir üzüntüyle ifade edeyim ki, kalplerin dirildiği, maneviyatın toplumsal olarak yaşandığı bu ayı, dünya genelinde devam eden savaşlar ve zulümler münasebetiyle bu yıl maalesef mahzun ve buruk karşılamak zorunda kaldık. Özellikle Gazze’de yaşananlar bizleri derinden üzmüştür. Gazze’deki trajedi artık tüm insanlığın hukuk, ahlak ve vicdan sınavı hâline gelmiştir. Masum insanların haykırışları dünya genelinde yankılanmış, her taraftan ateşkes çağrıları yapılmasına rağmen bir sonuç alınamamıştır. Huzurun ve barışın diyarı olan, Allah’ın yeryüzünde mübarek kıldığı mekânı kalbinde bulunduran Filistin, maalesef acının ve gözyaşının diyarı hâline gelmiştir.”

“Merhamet Duygusu Aktif Bir Duygu Olmalıdır”

IGMG Genel Sekreteri Ali Mete de, merhamet duygusunun pasif değil, aktif bir duygu olması gerektiğine işaret etti.

Mete, merhametin sadece mazlumun yanında durmak olarak anlaşılmaması gerektiğini söyledikten sonra, “Merhamet duygusu pasif bir duygu değildir. Aksine, merhamet duygusu bir başkasının acısını hissedip, aynı anda o acı için harekete geçebilmektir. Aktif bir duygudur, bizi eyleme çağırır.” ifadelerini kullandı.

Ali Mete, bu yönüyle değerlendirildiğinde merhametin insanlara iyiliği taşımanın en soylu biçimlerinden birisi ve dünyamızı yaşanabilir bir hâle getirmek için yapılan eylemlerin bütünü olarak açıkladı.

“Merhamet Bütün İnsanların Birbirine Bir Borcudur”

İftara katılan Kuzey Ren-Vestfalya Katolik Üniversitesi öğretim üyesi ve Köln Başpiskoposluğu İslam Danışmanı Prof. Dr. Thomas Lehmann da merhametin bu iftarda tanımlandığı gibi olduğunu tasdik etti. Lehmann, ayrıca, orucun bir ibadet olarak hem insana hem de Allah’a yönelmek olduğunu söyledikten sonra, merhametin, bütün insanların birbirlerine karşı bir borcu olduğunu ifade etti.

“Eğitim, Toplumsal ve Siyasal Katılım Önemlidir”

Misafirler adına söz alan T. C. Köln Başkonsolosu Turhan Kaya da davet için teşekkür ettikten sonra, Türk toplumundan 3 şeye özellikle ihtimam göstermelerini istedi. Bu 3 şeyden ilkinin her düzeyde eğitim ve Türkçe anadilinin öğrenilmesi olduğunu söyleyen Turhan Kaya, diğer ikisinin ise ekonomik ve toplumsal yapıya katılımla siyasal katılım olduğuna dikkat çekti.