Boşanmış Ebeveynler Arasında İletişim

Boşanmış Ebeveynler Arasında İletişim

Boşanmaya karar vermiş anne-babaların karı-koca ilişkileri ne kadar şiddetle bitmiş olsa bile ebeveynlik görevlerini sağlıklı iletişim içerisinde sürdürmelerine engel olmamalıdır. Ebeveynler kendi aralarında yaşadıkları çatışmaları çocuğa yansıtmadıklarını düşünseler de çocuklar bu olumsuz havayı gerek tavırlardan gerekse mimiklerden fark eder ve etkilenirler.

Tuğba Keleş

Dünyada boşanma oranları giderek artmaktadır. Evlilik, insan yaşamı içinde ne kadar etkili ve yerleşmiş bir kavram olsa da boşanma kavramı da günden güne evlilik kavramı kadar hayatımıza yerleşmeye başlamıştır. Evlilik doyumunun sağlanamadığı evliliklerde zaman içerisinde eşler arasında iletişim kopma noktasına geldiğinde ayrılıklar yaşanır ve çiftler artık “boşanmış Ebeveyn” olarak adlandırılır.

Boşanma

Boşanma, hayat boyu süreceği, her zaman yan yana ve birbirine destek olunacağı inancıyla kadın ve erkek tarafından kurulmuş resmi beraberliğin, aile kurumunun, sona erişinin hukuksal sürecini ifade etmektedir. Günlük yaşamı sekteye uğratmamak adına boşanmış Ebeveynler arasındaki iletişimin amacı artık çocukların fiziksel ve duygusal ihtiyaçlarını karşılayabilmektir. Elbette kimi zaman bu kolay olmayacaktır. Eğer ki çatışmalı bir boşanma gerçekleşmiş işe iletişim kopukluğuna sebebiyet verir. Burada uzlaşma ve çocukların sağlığını düşünerek yol almak gerekir.

Boşanmış ebeveynler artık bireysel olarak çocukların sorumluluklarını taşır ve her iki taraf için hayat kalitesini kaybetmemek adına görev paylaşımları yaparak uyumu yakalamaya çalışırlar. Ailede anne ve babanın ayrı ayrı rolleri vardır. Ebeveynler çocukların boşanma aşamasından sonra yeni Aile yapısına uyum kazanabilmeleri için diğer ebeveynin çocuklar ile olan rolünü ve ilişkisini desteklemesi gerekir. Baskı altında ebeveynlik yapmak ve çocuklarıyla olan rollerini ve ilişkilerini pek de desteklemeyen bir eski eş-ebeveynle uğraşmak zorunda kalmak ebeveynlerin ellerinden gelenin en iyisini yapmalarını zorlaştırır.

Boşanma sonrası

Boşanmanın ilk aylarında özellikle ilk iki üç ay içinde her iki taraf ta en zor devrelerini geçirirler. Çiftin doğal olarak yeni duruma alışması zaman alır. Bazı kimseler için bu süre kısa, bazıları için ise uzundur. Bireyin boşandıktan sonra kendini yenileyerek ve geliştirerek yeniden yaşamına dönmesi biraz zaman alsa da bu mümkündür.

Boşanma iki yetişkin olan anne ve baba arasında gerçekleşse de bu sürecin etkisini en ağır şekilde hisseden çocuklar olmaktadır. Çocukların asla kabullenmek istemeyeceği, anne ve babasının ayrılması anlamına gelen boşanma ile çocukların her durumda sığınabilecekleri bir liman olarak gördükleri aile parçalanmakta, güven ve bağlanma duyguları, diğer bir ifade ile küçük dünyaları tamamen sarsılmaktadır. Çocuğun kendini güvende hissedememesi, stres düzeyi yüksek olaylara tanık olması, kaygı düzeyinin artması gibi durumlar psikososyal hayatını olumsuz etkilemekte olup depresyona benzer belirtilerin görülmesine neden olmaktadır.

ÇOCUK VE BOŞANMIŞ EBEVEYN İLİŞKİSİ

Çocuğun içine doğduğu aile üyelerinin birbirleri ile olan iletişimi o çocuk için rol modeldir. Aile içerisindeki sağlıklı iletişim sağlıklı sosyal ilişkiler kurmanın ilk basamağıdır. Aile içerisinde yaşanan sağlıklı iletişim kuramama problemi de bazı ailelerin evliliklerini sürdürememesine sebep olmaktadır. Dolayısıyla tek ebeveynle yaşamını sürdürmeye devam edecek olan çocuğun ebeveyn ilişkilerini aynı ortamda gözlemleme şansı azalacaktır. Bu noktada, boşanmaya karar vermiş anne-babaların karı-koca ilişkileri ne kadar şiddetle bitmiş olsa bile ebeveynlik görevlerini sağlıklı iletişim içerisinde sürdürmelerine engel olmamalıdır. Ebeveynler kendi aralarında yaşadıkları çatışmaları çocuğa yansıtmadıklarını düşünseler de çocuklar bu olumsuz havayı gerek tavırlardan gerekse mimiklerden fark eder ve etkilenirler. Ebeveyn tutumu çocuğun birçok psikolojik problem yaşamasına sebebiyet verebilmektedir. Çocukta boşanma sonrası ortaya çıkan davranış sorunlarının çözümü ebeveynlerin birbirini suçlaması değildir.

EVDEN AYRILAN EBEVEYN

Boşanma sonrası evden ayrılan ebeveyn ile görüşme günlerinin belirlenmesi, doğum günleri, tatiller, bayramlar gibi özel günlerde görüşebileceklerini bilmek çocuğun bu konudaki kaygılarını azaltacaktır. Bu özel ve çocuk için anlam taşıyan günler iletişim halinde istişare ederek değerlendirilmelidir. Evden ayrılan ebeveynin yeni yaşam alanında çocuğa da yer vermesi, imkanlar dahilinde çocuğun kendini ait hissedebileceği bir alan oluşturulması iletişimi daha da kuvvetlendirecektir, böylece duygusal bağ korunmuş olacaktır.

Boşanmış ailede çocuk istediği zaman diğer ebeveyniyle de kalabileceğini, oranın da çocuğun evi olduğunu bilmelidir. Çocuğun ayrılıktan olumsuz etkilenmemesi için sürekli hediyeler almak, büyük organizasyonlar yapmakta doğru değildir. Çocuk hediyelere ve etkinliklere alıştığında normal sürece dönüş yapmak daha da zorlaşacaktır. O yüzden akışına bırakarak ihtiyaca binaen davranılmalıdır.

Çocuklara açıklamalar her detayıyla değil, bilmesi gerektiği kadar yapılmalı, belirsizlikler giderilmeli ve sorduğu her soruya yaş düzeyinde açıklamalar yapılmalıdır. Ebeveynlerin ayrılmış olsalar bile sağlıklı bir iletişim içerisinde olmaları, sağlıklı bir yaşam tarzına sahip olmaları psikolojik olarak sağlıklı çocuklar yetiştirilmesini sağlar. Tüm ebeveynlerin bu noktalara dikkat etmeleri çocuğun ileride sergileyeceği kişisel kimliğinin belirleyicisidir.

BOŞANMIŞ EBEVEYN OLARAK SAYGIYI KORUMA

Çocuk için kalp ve zihindeki anne-baba algısı zedelenmemeli. Ebeveynlerini sevmeye, güvenmeye devam edebilmesi için çiftler olarak anne, babalık rollerine saygı duyulmalıdır

Çocuğa eski eşin anneliği ya da, babalığı kötülendiğinde çocukta değersizlik duygusu kaçınılmaz olacaktır. Ebeveynler çocukla görüşme sürelerine ve planlarına sadık kalmalıdır. Görüşme tarihleri ve sıklığı mutlaka çocukla paylaşılmalıdır. Çocuğa bilgi verilen tarih ve saatte çocukla bir araya gelinmeli görüşmeler mümkün olabildiğince aksatılmamalıdır. Görüşme sürelerinde verimli zaman geçirilmeli, anne/baba görüşme süresini sadece çocuğa ayırmalıdır.

Çocuğa verilen ilgi, sevgi azalmadan hayat normal seyrinde yaşanmaya devam edilmeli, abartılı hediyeler ve davranışlardan kaçınılmalıdır. Birden fazla çocuğun olduğu ailelerde, boşanma sonrası çocuklar mümkünse birbirinden ayrılmamalıdır. Ebeveyn kaybının yanı sıra kardeş kaybının yaşanması çocuğun duygusal yükünü artıracaktır. Bir arada kalan çocukların yeni düzene adapte olması çok daha kolay olacaktır.

Boşanmış ebeveynlerin arasındaki iletişim eğer tamamen kopuk ise ya da ebeveynlerden biri hiçbir şekilde karşı taraf ile görüşmeyi kabul etmiyor ise kendi yerine iletişime geçebilecek bir birey ayarlamalıdır. Unutulmaması gereken bir nokta var ise şahsi duygular değil, çocuğun hayattaki kimlik duygusunu kaybetmemesi içindir mahremiyeti muhafaza ederek iletişime geçebilmek.