ABD’de Başkanlık Yarışı Başladı

ABD’de  Başkanlık  Yarışı  Başladı

Amerika Birleşik Devletleri’nde 3 Kasım 2020’de yapılacak 59. başkanlık seçimleri, Iowa eyaletinde gerçekleştirilen ön seçimlerle başladı. Nihai sonuçların 4 gün sonra açıklanması ise tartışmalara yol açtı.

ABD’de kasım ayındaki başkanlık yarışının Iowa’daki ilk ön seçimi Demokratlar açısından, sonuçların bir türlü açıklanamaması nedeniyle sancılı geçti. Yapılan ön seçimde Cumhuriyetçilerin adayı ve mevcut Başkan Donald Trump yüzde 97,1 ile seçimi kazanırken, Demokrat Parti raporlama uygulamasındaki “kodlama hatası”na takıldı. Seçimin üzerinden 4 gün geçtikten sonra sonuçların yüzde 100’ünü açıklayabilen Demokrat Parti, eski South Bend Belediye Başkanı Pete Buttigieg’in yüzde 26,2, Vermont Senatörü Bernie Sanders’ın ise yüzde 26,1 oy aldığını duyurdu. Massachusetts Senatörü Elizabeth Warren’ın yüzde 18 ile üçüncü sırada yer aldığı yarışta, Demokratların favorilerinden eski Başkan Yardımcısı Joe Biden ise yüzde 15,8’de kalarak hayal kırıklığı yaşadı.

“SONUÇLAR GÖZDEN GEÇİRİLSİN!”

Öte yandan yarışı başa baş tamamlayan ilk iki aday ön seçimi kazandığını savunurken, Demokrat Parti yönetiminin Iowa’daki sonuçların yeniden gözden geçirilmesini istediği ve nihai sonuçlar üzerinden yeni bir açıklamanın yapılabileceği belirtiliyor. ABD’de seçim sonuçlarını veren ana kaynak olarak sayılan AP haber ajansı da “Iowa’da kazananı ilan edemeyecek kadar sonuçların yakın ve tutarsız olduğu” açıklaması yaptı.

TRUMP KOLTUĞUNU KORUMAK İSTİYOR

Amerika Birleşik Devletleri’nde 3 Şubat 2020 Iowa eyaletinde başlayıp 3 Kasım’da sona erecek ve ABD’nin 46. başkanını belirleyecek 9 aylık maratonda Amerikan halkı, mevcut Başkan Cumhuriyetçi Donald Trump’a bir dönem daha şans vermekle Demokrat bir ismi göreve getirmek arasındaki tercihini ortaya koyacak. Son dönemin en tartışmalı ABD Başkanı olan Cumhuriyetçi Trump koltuğunu 4 yıl daha korumak için çalışırken, Demokratlar ise seçmeni ikna edebilmek için uzun bir maratona başlamış durumda. Yarışta, ekonomik faktörlerin Trump’ın şansını artırdığı yorumları ağır basıyor.

SEÇİM SÜRECİ NASIL İŞLİYOR?

ABD’de 4 yılda bir yapılan başkanlık seçimleri geleneksel olarak Cumhuriyetçi Parti ile Demokrat Partinin adayları arasında geçiyor. Yarışa katılan bazı küçük partilerin ve bağımsız adayların başkanlık sürecinde herhangi bir etkileri bulunmuyor. Partiler çok sayıda aday adayının katıldığı ve yaklaşık 5 ay süren ön seçim sürecinin sonunda, parti kongrelerinde kimin başkan adayı olacağını belirliyor. Ön seçim sürecinde iki tip seçim yapılıyor: Parti toplantıları (caucus) ve sandık başına gidilerek yapılan seçimler (primary). ABD’de hangi eyalette “primary” olarak adlandırılan sandık başı seçimlerinin, hangi eyalette parti toplantıları sonucunda hangi adayın ne kadar oy aldığının belirlendiği “caucus”un tercih edileceğini bu iki partinin yönetimleri belirliyor.

270 DELEGEYE ULAŞAN BAŞKAN OLUYOR

3 Kasım Salı günü yapılacak başkanlık seçimlerinde seçmenler esas olarak destekledikleri partinin delegelerine oy veriyor. ABD’de “Delegeler Kurulu” (Electoral College) adı verilen bu sistemde, her eyalete farklı ağırlıklarla dağıtılmış toplam 538 delege belirleniyor. Bu sayının yarıdan 1 fazlasına, yani 270 delegeye ulaşan aday başkan olmaya hak kazanıyor. Burada toplamda daha fazla oy alan değil, daha fazla delegeye ulaşan kişinin başkan olması, eyaletler arasındaki dengenin gözetildiği Amerikan siyasal sisteminin dikkat çekici özelliklerinden biri olarak biliniyor. 2016 yılındaki son seçimleri kazanan Trump 304 delegeye ulaşmış ancak rakibi Hillary Clinton, Trump’tan yaklaşık 3 milyon daha fazla oy almıştı. 3 Kasım’daki seçimleri kazanan aday, 20 Ocak 2021’de Beyaz Saray’da başkanlık koltuğuna oturacak.