IGMG Genel Sekreteri Ali Mete: AB’nin İltica Uzlaşması Büyük Acılara Neden Olacak

AB’nin iltica kararı evrensel ve büyük bedeller ödenerek kazanılmış insan haklarının ihlali olduğunu söyleyen IGMG Genel Sekreteri Ali Mete, AB’nin iltica uzlaşmasının büyük acılara neden olacağını söyledi.

[post-refarans id=”52713″ taraf=”sol”]

AB’nin iltica uzlaşması Avrupa’nın dış sınırlarında çok büyük acılara neden olacağını söyleyen Ali Mete, “‘Uzlaşma’ ve ‘yeni bir çığır’ olarak adlandırılan bu karar, her şeyden önce evrensel insan haklarının ihlali ve AB’nin koruma arayan herkese yönelik tek taraflı bir diktesidir” dedi. Mete, mültecilerin yaşlarına bakılmaksızın hapishane benzeri kamplarda tutulması fikrini sineye çekmenin mümkün olmadığını söyledi.

“AB’nin kapıları şimdi bu insanlara tamamen kapanacaktır”

Brüksel’deki siyasi müzakerelerde, insanların ülkelerinden kaçmalarında Avrupa’nın rolünden neredeyse hiç bahsedilmediğini söyleyen Genel Sekreter Mete, “Oysa ekonomik sömürü, çatışmaları körükleme, iklim değişikliğini hızlandırma, sömürgecilik gibi etkenlerle Avrupa’nın söz konusu kaçış nedenlerinin çoğundan kısmen sorumlu olduğu açıktır. Bugün Küresel Güney’deki pek çok insanın hayattan beklentisi kalmamışsa, yoksulluk, baskı, doğal afetlere karşı hayatta kalma mücadelesi vermek zorunda kalmışlarsa buna Avrupa önemli ölçüde katkıda bulunmaktadır. AB’nin kapıları şimdi bu insanlara tamamen kapanacaktır” şeklinde konuştu.

“IGMG olarak bu politikayı sineye çekemeyiz”

Bu iltica kararının mağdurları sadece koruma arayanlar olmayacağını söyleyen Mete, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu politika aynı zamanda Avrupa ve Almanya tarihinde yaşanan acı tecrübelerin ardından benzer acıların tekrarlanmaması için büyük bedeller ödenerek kazanılan değerleri de yok etmektedir. İslam Toplumu Millî Görüş olarak bu politikayı sineye çekemeyiz, buna alışamayız” ifadelerini kullandı.

Moria, Lampedusa ya da Melilla’daki gibi görüntülere yeniden şahit olmak istemediğini belirten Mete, son olarak “İnsanların acılarının dindirilmesi, iltica prosedürlerinin hukukun üstünlüğü prensibine uygun olarak yürütülmesi, insanların onur kırıcı ortam ve şartlarda barındırılmaması konusuna gereken önemi vermesi konusunda AB’ye çağrıda bulunuyoruz” dedi.