Günümüz Dünyasında İrşad Dili Nasıl Olmalı?

Günümüz Dünyasında İrşad Dili Nasıl Olmalı?

IGMG İrşad Başkanlığı ve Almanya İslam Konseyi’nin düzenlediği Çoğunluk Toplumunda Dini Söylem çalıştayında, vaaz ve hutbelerde İslam’ın temel mesaj ve hakikat anlayışının merkeze alındığı bir anlatım dilinin kullanılmasının önemine dikkat çekildi.

İslam Toplumu Milli Görüş İrşad Başkanlığı, Almanya İslam Konseyi ve Menar İslam Araştırmaları Enstitüsüyle birlikte “Çoğunluk Toplumunda Dini Söylem” üst ve “Değişen Cemaat Yapısında Vaaz Algısı” alt başlığıyla bir çalıştay düzenledi. Çalıştayda konuşmacı olarak İstanbul Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Mustafa Tekin, Sabahattin Zaim Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Kadir Canatan ile birlikte Marmara Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Zübeyir Nişancı ve yazar Nazife Şişman yer aldı.

Çalıştayda hangi konuların konuşulacağını ve bu bağlamda Avrupa’daki göçmen Müslümanların sosyolojisindeki değişimleri aşamalı olarak anlatan Menar Enstitüsü’nden Abdullah Ergün’den sonra İslam Toplumu Millî Görüş (IGMG) Genel Başkanı Kemal Ergün hem çalıştayı izleyenleri ve hem de katılımcıları selamlayan bir konuşma yaptı. Ergün, itikat konuları haricinde din dilinin günün ve bulunulan mekanın şartlarına göre güncellenmesi gerektiğinin önemine dikkat çekti.

İslam’ın Temel Mesaj ve Hakikat Anlayışının Merkeze Alındığı Bir Anlatım Dili

Günümüzde dine daha fazla ihtiyaç hissedildiğine dikkat çeken İstanbul Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Mustafa Tekin, dinin, insan hayatına, evrene ve eşyaya dair en kapsamlı bakış açısını ifade eden bir olgu ve sadece bir kurallar manzumesi olmanın ötesinde insanın varoluşsal sorunlarına cevap veren yegâne alan olduğunu söyledi. Dinin bu yüzden insanı aşan boyutları sebebiyle başla insanlara aktarımının fazladan ve bir titizlik ve sorumluluk getirdiğini söyledi. İslam söz konusu olduğunda İslam’ın temel mesaj ve hakikat anlayışının merkeze alındığı bir anlatım dili kullanılması gerekliliği üzerinde duran Mustafa Tekin, din dilinde iletişimin sağlıklı olarak sağlanabilmesinin “ileti”nin iletenden iletilene doğru bir dille ve sağlıklı bir ortamda (medium) aktarımının önemli olduğunu da söyledi.

Dinin anlatımında, tenzihi, teşbihi ve sembolik dil gibi dilsel sanatların kullanılabileceğini de ifade eden Tekin, din dilinin insanı inşa edici bir niteliği olması üzerinde de durdu. Tekin, din dilininin etkinliğinin kişilerin kendi şahsiyeti ve kendisine duyulan güven duygusu ile yakından ilişkili olduğunu, Peygamberimizin emin olmakla bilinmesi örneği ile açıkladı.

Dini Hitap İnsanları Etkiler

Marmara Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Zübeyir Nişancı ise dini hitabın şeklinin ve mahiyetinin Müslümanları etkilediğini ifade ederek Hz. Musa ile Firavun arasındaki iletişimin Kur’an-ı Kerim’de anlatılmasından örnekler verdi.

Hz. Musa’nın Firavun’a “senin Rabbin” diyerek meseleyi özelleştirmeyip genelleştirdiği örneğini veren Zübeyir Nişancı ayrıca, Firavun’a git emri karşısında, “Ey Rabbim, gönlümü genişlet, dilimin bağlarını çöz ve bana benden de iyi bir konuşma yapan kardeşim Harun ile bana destek ver” mealinde dua etmesinin etkin bir hitap için güçten ziyade dil gücünün ve manevi ruh halinin bulunması gerektiğini söyledi.

Din Dilinin Yenilenmeye İhtiyacı Var

Sabahattin Zaim Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Kadir Canatan dini hitabı bireyler üzerindeki etkisini anlatırken, din dilinin bugün yenilenmeye ihtiyacı bulunduğunu söyledi. Mehmet Akif Ersoy’un asrın idrakine İslam’ın anlatılması ifadesinde olduğu gibi zamanın çok iyi bilinmesi gerektiğine dikkat çeken Kadir Canatan, kullanılan dilin duygusal ikna yöntemlerine dayandığını, herkesin kolayca anlayabileceği dil ve sembollerle ifade edilmesi gerektiğini söyledi.

Mevcut vaaz dilinde, güncellikten uzak olma, anlaşılmayacak ya da yanlış anlaşılabilecek dil kullanma, sadece ritüellerin anlatıldığı bir dil olma ve Avrupa’nın sosyal ve siyasal şartlarının dikkate alınmadan konuşulma gibi önemli yanlışlar olduğuna dikkat çeken Canatan, din dilinin bu gibi yanlışlardan kurtarılmasını istedi

Dijital Din Dilinde Duygu Yönetimi

Çoğunluk Toplumunda Dinî Söylem Çalıştayı’nda son konuşmacı olarak yazar Nazife Şişman söz aldı. Online olarak çalıştaya katılan Nazife Şişman iletişim ve sosyal medya kullanımında din dili, dini söylemde dijital araçların iletişim imkânı ve dijital din dilinde duygu yönetimine değindi.

Çalıştay çerçevesinde iki de panel yapıldı. Mustafa Çetinkaya’nın yönettiği birinci panel de konuşmacı olarak Prof. Dr. Kadir Canatan Geleneksel ve Çağdaş Toplumlarda Cemaat Algısı konusunda açıklamalarda bulunurken, Prof. Dr. Mustafa Tekin ile birlikte IGMG Genel Başkan Yardımcısı Celil Yalınkılıç, IGMG Genel Başkan Danışmanı Mustafa Mullaoğlu ve IGMG İrşad Başkanlığı’ndan Mustafa Yüksel müzakereci olarak katıldı.

2 panel ise Dijital Dünyada Din Dili hakkında gerçekleşti. Bu panelde yazar Nazife Şişman bir sunum yaptı. IGMG Rastatt Camii İmam Hatibi Rıdvan Sarıkaya yönettiği panelde ise müzakereci olarak Prof. Dr. Zübeyir Nişancı, Dr. Selman Dilek, IGMG Basın Sorumlusu İlknur Küçük ile Kadınlar Gençlik Teşkilatı Kurumsal İletişim Başkanı Hatice Kübra Ergün  ve IGMG Heilbronn Camiinden Abdulkadir Avcı katıldı.