Yazarlar

Yaptığım Eğitim Ne Kadar İslamî

“Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?” (Zümer suresi, 39: 9)
05 Şubat 2021

İslami eğitim, gerçekte Müslümanların kendi İslam anlayışları doğrultusunda kendi şartları ve ihtiyaçlarına göre oluşturdukları eğitim olduğundan dolayı, her İslami eğitimin ne kadar İslami olduğu sorgulamaya hep açık olmak durumundadır. Öncelikle; anne, baba, öğretmen, eğitim yöneticisi vs. olarak her birimiz, kendi İslami eğitim anlayış ve uygulamalarımızın İslamiliğini sürekli sorgulamakla, onlarla yüzleşmekle yükümlüyüz. Benim İslamiyete uygun olduğunu düşünmem, onun gerçekte uygun olduğu anlamına gelmeyebilir. Nice doğru olduğunu düşündüğüm şey, gerçekte yanlış olabilir. Zira, her zaman yanılma ihtimalimin, her yaptığımda hata payının olacağı muhakkak. Bu yüzden, kusurumun olmayacağını düşüneceğim bir zaman dilimi, hiç olmayacak. Sorgulama ve arayışım ömür boyu gelişerek devam etmek durumundadır. Bu, “haddini bilme ve kendini sürekli hesaba çekme” İslami düsturun gereğidir (Tirmizî, Sıfatu’l-Kıyame, 25).

Dahası, bu özeleştiri mekanizması, eğitimle ilgili bilimsel okumalarıma eşlik etmelidir. Yani dur durak bilmeksizin eğitime dair güncel bilimsel bilgileri edinerek kendimi geliştirirken, bu bilgiler ışığında kendi eğitim anlayış ve uygulamalarımın isabetliliğini gözden geçirmek zorundayım. Her işi bilimle, bilgiyle, bilinçle yapmamı emreden İslam’ın müntesibi olarak eğitim gibi son derece önemli ve riskli bir işi nasıl bilmeden, atadan babadan gördüğüm anlayış ve uygulamalarla yetinerek yapabilirim? “Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?” (Zümer suresi, 39: 9) Müslüman’ın, “hakkında sağlam bilgisi olmayan hiçbir işin peşine düşmemesi” emrediliyor ve bunun hesabını vereceği belirtiliyor. (İsra suresi, 17:36).

Üstelik sadece kendim sorgulamakla yetinmemeliyim. İçerden bakan olarak, kusurları göremeyebilirim. Benim kültürüm, bilgim, ön yargılarım, yanlışlarımı görmeme yetmeyebilir, hatta engel olabilir. Mutlaka dışardan eleştirel değerlendirmeleri de devreye sokmaya ihtiyaç vardır. Alanın uzmanlarına sürekli başvurup, onların eleştirel değerlendirmelerini almak için her adımı atmam gerekir. Yaptığı işi güzel ve sağlam yapan “muhsin Müslüman” olmam, dolayısıyla emeklerimin karşılığını tam alabilmem böyle mümkündür. Çünkü “Allah, işini güzel ve sağlam yapanların ecrini asla zayi etmez.” (Tevbe suresi, 9: 120)

Anne-babalar ve özellikle eğitim alanında hizmet etmek isteyen Müslümanlar, eğitimin çok şerefli olduğu kadar tehlikeli bir iş olduğunu, onunla

hayat kurtarılacağı gibi katliam da yapılabileceğini unutmamalıdırlar. Hem de iyi niyetle, samimiyetle.

Prof. Dr. Muhammet Şevki Aydın

Son Yazıları

Prof. Dr. Muhammet Şevki Aydın

Son Yazıları

Reklam

Pin It on Pinterest

Paylaş