Gazze Aynası

Gazze Aynası

Gazze’de, hatta tüm Filistin topraklarında yıllardır sürdürülen soykırım niteliğindeki katliamlar, on aydan beri tüm dünyanın kör gözünü açacak kadar şiddetlendi ve görünürlük düzeyi gizlenemez derecede arttı. Gazze’de yapılan insanlık dışı katliamlar, bütün insanlığın vicdanını kanatmakla birlikte bazı temel gerçekleri herkesin görebilmesine de sebep oldu.

Mesela, şimdiye kadar şu veya bu şekilde kamufle edilen veya görülemeyen birçok gerçekliklere ayna oldu; onları herkesin şu veya bu düzeyde fark etmesine imkân sağladı. Gazze soykırım harekâtı, her şeyden önce tüm dünyanın ne hâlde olduğunu, söylemlerle eylemlerin ne kadar birbiriyle çeliştiğini, sahtekârlıkların kol gezdiğini, egemen güç odaklarının çoklu standartlarla ve usturupluca insanlığı nasıl aldatıp sömürdüklerini hemen hemen herkesin görebileceği kadar net biçimde insanlığın görmesini sağlayan ayna oldu. Demokrasi söylemleri, insan hakları çığırtkanlıkları, meğer perde arkasında yürütülen insanlık düşmanlığını, hukuk tanımazlığı, vahşilikleri, barbarlıkları örtmeye yönelik paravanaymış. Bu paravana arkasında her tür insanlık dışı, ahlak karşıtı, hukuk tanımaz tutum ve eylemlerin saklandığı iyice açığa çıktı.

Gazze’deki katliamlar, Birleşmiş Milletler gibi uluslararası kuruluşların, gerçekte insanlık adına hiçbir manayı harbiyesinin olmadığını, hangi sömürgeci güç odaklarının söz konusu kuruluşları işlerine geldiği gibi, hukuk tanımaz biçimde amaçları doğrultusunda kullandıklarını açık seçik biçimde gösterdi. Böylesine gözü dönmüş biçimde çocuk, kadın, yaşlı demeden icra edilen bütün bu insanlık dışı soykırım eylemlerini, bir de Kutsal kitabın emri olarak lanse etmeleri yok mu? Gerçekten çıldırtıcı! Bu çılgınlığa herkesin ve öncelikle Yahudilerin karşı durmaları, bu anlayışla mücadele için öne çıkmaları beklenir. Ama, bu onurlu duruşu sergileyen Yahudilerin sesleri ne yazık ki, kısık(laştırılmakta)dır. Nazi soykırımına tarihte maruz kalmış Yahudilerin, bugün kendileri adına yapılan bu soykırıma destek olmak şöyle dursun, sessiz kalmaları bile tam bir akıl tutulmasıdır. Tüm dünya, oluşturulan bu nefret atmosferinde nefes alamaz duruma düşebilir.

Gazze’de yürütülen acımasız soykırım harekâtı, aynı zamanda, İslam dünyasının varlığını insanların sorgulamasına sebep oldu. Bizzat Müslümanlar, Gazze aynasında İslam dünyasını arayıp durdular; bu dünyanın fiilen varlık gösteremez hale ge(tiri)ldiğini gördüler. Hiçbir ayrım yapmadan bütün mazlumların yanında yer alması gereken Müslümanların bu çaresizlikleri, insanlık adına kahredicidir. Bu, ayrıca analiz edilmeli.