Lipödem Hastalığı Çoğunlukla Kadınlarda Görülüyor

Lipödem Hastalığı Çoğunlukla Kadınlarda Görülüyor

@aa

Deri altında anormal yağ dokusu artışına neden olan “lipödem” hastalığının, yüzde 99 oranında kadınlarda görüldüğü ve tedavi edilmediğinde hipertansiyon, diyabet, kalp yetmezliği, depresyon gibi pek çok soruna yol açabildiği belirtildi.

Deri altında anormal yağ dokusu artışına neden olan ve ilk bulgu olarak ayak bileği etrafında şişlik şeklinde kendini gösteren “lipödem” hastalığının, yüzde 99 oranında kadınlarda görüldüğü ve tedavi edilmediğinde hipertansiyon, diyabet, kalp yetmezliği, eklem problemleri, anksiyete, depresyon ve yeme bozuklukları gibi pek çok soruna yol açabildiği belirtildi.

Ankara Şehir Hastanesi Fizik Tedavi Rehabilitasyon Hastanesi Lenfödem ve Lipödem Ünitesi Eğitim Görevlisi Prof. Dr. Pınar Borman, lipödem farkındalık ayı dolayısıyla açıklama yaptı.

Lipödemin, deri altında anormal yağ dokusu artışı ile karakterize, kronik, ilerleyici ve ağrılı yağ doku hastalığı olarak tanımlandığını anlatan Borman, “Hastalık yüzde 99 oranında kadınlarda görülür. Hastalık, sıklıkla bacaklarda simetrik kalınlaşmalar şeklinde ama kollarda da olabilir. Ailesinde lipödem bulunan kadınlarda ise hastalık yüzde 50’ye varan oranlarda görülebilir.” diye konuştu.

HER İKİ BACAKTA ŞİŞLİK

Prof. Dr. Borman, hastalığın genellikle her iki bacakta simetrik olarak, kalçalardan başlayarak bacaklara doğru uzanım gösteren ağrılı kalınlaşma veya şişlik şeklinde kendini gösterdiğine işaret ederek, “İlk bulgu ayak bileği etrafında şişlik şeklinde olabilir. Kilolu olmayan lipödemli hastalarda bel ince, kalçalar basenler geniş ve bacaklar kalın olarak izlenir ve yüzde 80 hastada kol ile bacak tutulumu birliktedir, ancak eller ve ayaklarda şişlikler gelişmez. Genellikle kollar hastalığın ileri dönemlerine kadar korunma eğilimindedir.” bilgisini verdi.

FİL HASTALIĞINA YOL AÇABİLİR 

Hastaların etkilenmiş bölgelerinde hafif basınçla ya da kendiliğinden ağrı şikâyetinin olabildiğini vurgulayan Borman, şunları kaydetti:

“Lipödemin diğer klinik özellikleri, yumuşak dokuda hafif yaralanmalar sonrası çabuk morarma, kılcal damar sorunları, ağırlık ve rahatsızlık hissinin ortaya çıkışı olarak sayılabilir. Bu bulgular özellikle sıcak havalarda, gün sonunda, uzun süreli ayakta durma ve oturma sonrasında artış gösterebilir ve tabloya yorgunluk ve fiziksel kondisyon kaybı eşlik edebilir. Bacaklardaki genişlemeler yürümeyi olumsuz etkilemektedir, ortopedik bozuklara zemin hazırlamaktadır.

Hastaların kilo almaları ve erken dönemde etkin tedavilerin verilmemesi nedeniyle lipödem ilerler ve fil hastalığına yol açabilir. Varislerle birlikte ağrı, ağırlık hissi daha artarak hastaların tüm yaşamını olumsuz etkileyebilir. Hastalık tedavi edilmediğinde ve ilerlediğinde lipolenfödem, vücut ağırlığı ve yükün artmasıyla birlikte, hipertansiyon, diyabet, kalp yetmezliği, eklem problemleri, anksiyete, depresyon ve yeme bozuklukları gibi pek çok fiziksel, metabolik ve psikolojik sorunlara yol açabilir.”

ERKEN TANI VE TEDAVİ!

Dünya Lipödem Derneği kurucu üyesi de olan Borman, lenfödemde toplumsal farkındalığın az olduğunu vurguladı. Borman, “Halk arasında ‘fil hastalığı’ olarak bilinen bu hastalık, lenf damarlarındaki yetmezlik sonucu vücudun kol, bacak, yüz, gövde veya genital organ gibi farklı bölgelerinde oluşan ciddi şişliklerle kendini gösteriyor. Erken tanı ve tedavisi çok önemli, aksi hâlde hayatı tehdit eden enfeksiyonlar ortaya çıkabilir, hastalar ayakkabı giyemez, yürüyemez, kollarını kullanamaz hâle gelebilir.” diye konuştu.

Borman, yaşam boyu uygulanacak yöntemlerle lenfödemin tedavi edilip tekrar ortaya çıkmasının engellendiğini ama hastalığın tek seferlik “kür” şeklindeki bir tedavisinin bulunmadığını söyledi.

HASTALIĞIN BELİRTİLERİ

Lenfödemin erken dönemde, kolda ağırlık hissi, giyilen kıyafetlerin, ayakkabıların, takıların sıkması gibi belirtilerle seyrettiğine işaret eden Borman, bu tip belirtileri yaşayanların mutlaka fizik tedavi ve rehabilitasyon uzmanına başvurması gerektiğini aktardı.

YÜZDE 60 ORANINDA GENETİK GEÇİŞ

Lipödemin ise lenfödem hastalığıyla çok karıştırıldığını dile getiren Borman, “Lipödem, ağrılı yağ hastalığı olarak biliniyor, kadınlarda görülüyor. Daha çok bacakları tutan, kollarda da ortaya çıkabilen orantısız yağ birikimine yol açıyor. Hastalığın kesin nedeni bilinmiyor ama yüzde 60 oranında genetik geçiş söz konusu.” bilgisini paylaştı.

Bu hastalıkta da erken tanı ve tedavinin önemine vurgu yapan Borman, “Lipödem, kilo alımıyla ilerleyen bir hastalık. Hastaların maalesef yüzde 50, yüzde 60’ı hatta daha fazlasında obezite var. Erken tanı, hastalığın ilerlememesi için sağlıklı yaşam tarzının benimsenmesi çok önemli.” ifadesini kullandı.

“KADINLARIN YÜZDE 10’UNDA ORTAYA ÇIKABİLİYOR”

Lenfödemin meme kanseri, yumurtalık, rahim ağzı kanseri tedavilerinden sonra yüzde 50 oranında görülebildiğini, lipödemin de kadınların yüzde 10’unda ortaya çıkabildiğini anlatan Borman, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Lipödem ve lenfödem hastalığında maalesef sosyal medyada kanıta dayalı olmayan birçok tedavi yönteminin önerildiğini görüyoruz. Sülük tedavisi veya iğnelerle mezoterapi yaptırıp, ciddi yaralar, enfeksiyonlarla bizlere başvuran çok sayıda lenfödem hastamız var. Bu tip yöntemlerin hastalığın tedavisinde hiçbir yeri yok aksine ciddi yara ve enfeksiyona yol açabiliyor.

Halk arasında hastalarımıza bazı ilaçlar da öneriliyor. Bu tip ilaçlar tedavi etmediği gibi özellikle kanser hastaları açısından komplikasyona yol açabiliyor. Lenfödemin ilaç tedavisi yok, sadece oluşturduğu yara gibi komplikasyonların tedavisi için uzmanların reçete edebileceği ilaçlar söz konusu. Lütfen hekimlere danışmadan, kulaktan dolma bilgilerle ilaç kullanmayın, hastalığı kötüleştirme riski olan farklı yöntemleri denemeyin.”

Borman, lipödem ve lenfödem hastalıklarında öncelikle şişen uzuvları küçültmeye yönelik tedavilerin uygulandığını, ardından da bası giysilerinin devreye alındığını vurgulayarak, kişilerin sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz, bası giysileri ve bandajların kullanımı ve düzenli doktor kontrolleriyle tüm sağlıklı bireyler gibi yaşamlarını sürdürebileceğinin altını çizdi. (AA)