YAZARLAR
Tüm Delegelerimizi Genel Kurulumuza Bekliyoruz
Gazze’de halk, her ne kadar tam bir ateşkesten bahsetmek zor olsa da, ateşkes vesilesi ile bir yandan kısmen rahat nefes alırken diğer yandan kışın da gelmesiyle ve yaşanan onca yokluğun, sürülmelerin getirdiği sağlık sorunları eşliğinde hayat mücadelesine devam ediyor. Öte yandan zulüm, keyfi tutuklamalar, insan hakları ihlalleri Batı Şeria’da giderek artıyor. İşgal altındaki Batı Şeria’da sessiz ama derin bir dönüşüm yaşanıyor. Tel Aviv yönetimi, 8 Ekim 2023’ten bu yana sadece Gazze’yi yerle bir etmekle kalmadı; aynı zamanda “Yahuda ve Samiriye” diye adlandırdığı Batı Şeria’da ilhak planını adım adım ilerletti. İsrail parlamentosunda Batı Şeria’nın resmen İsrail’e katılmasını öngören yasa tasarılarının gündeme gelmesi, sahadaki fiilî işgali hukuki bir ilhaka dönüştürme çabasının göstergesi. 2024 yılı boyunca binlerce dönümlük Filistin toprağının “devlet arazisi” ilan edilmesi, bu stratejinin en somut adımı oldu. Batı Şeria’daki bu sessiz ilhakın hedefi Filistin devletinin toprak bütünlüğünü kalıcı biçimde parçalamaktır. Gazze’deki katliamın tüm dünyanın gözü önünde yaşandığı bir dönemde, Batı Şeria’nın adım adım haritadan silinmesi planları acilen iki devletli çözüm çalışmalarının yürütülmesinin ne kadar elzem olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor.
Vicdan Bürokrasiye Yenilince…
Almanya’da Marburg Üniversitesi tarafından yapılan bir aktüel araştırma, Filistin dayanışma eylemlerine katılanların aslında nefreti değil tam tersine, hem Filistin’in tanınmasını hem de Yahudi yaşamının korunmasını savunduklarını gösterdi. Ancak bu gerçek, maalesef Almanya’daki siyasi atmosferi değiştirmeye yetmiyor. Filistin’e destek veren herkes, potansiyel bir “tehdit” dahası, Yahudi düşmanı olarak görülebiliyor. Bu siyasi atmosfer öylesine iç karartıcı bir hâl almış ki, hükûmet, Gazze’den yaralı çocukların tedavisi için planlanan insani girişimi bile, ilgili belediyeler onaylamasına rağmen, “karmaşık ve öngörülemez durum” bahanesiyle engelledi. On binlerce çocuğun bombalar altında acı çektiği bir ortamda, bu bahanenin öne sürülmesi Almanya’da vicdanın bürokrasiye yenilmesinin en açık göstergelerinden biridir.
Bağışları Esirgemeyelim
Gazze şimdi bir inşa sürecini yaşıyor, her zaman mazlum ve ihtiyaç sahiplerinin yanında olan cemaatimiz Hasene derneğince başlatılan yardım kampanyasına, EMUG tarafından gelecek nesillerin inşası için yürütülen İnfak Kampanyası’na da duyarsız kalmayacaktır. Allah hayırlarınızı kabul eylesin.
Tüm Delegelerimizi Genel Kurulumuza Bekliyoruz
İslam Toplumu Millî Görüş Teşkilatlarında hiçbir karar tek başına alınmaz; Peygamber sünneti olan istişare, bizim de yolumuzun ve kültürümüzün temelidir. Farklı görüşlerin dile getirilmesi bizim için bir zayıflık değil, bilakis bir zenginliktir. Bu minvalde her yıl düzenli olarak yaptığımız Genel Kurullarımız, bu istişare geleneğimizin en somut göstergesidir. Önceki Genel Kurullarımızda olduğu gibi 2 Kasım’da yapacağımız Genel Kurulumuzda da yönetim ve mali raporlarımız delegelerimizin onayına sunulacak, her şey yine şeffaflıkla değerlendirilecektir. Bizim yönetim anlayışımızda birlikte karar almak esastır. Çünkü bu teşkilat, disiplin, basiret, kardeşlik ve şûra bilinciyle büyümüş, bugünlere böyle gelmiştir, bundan sonra da böyle devam etmesi en büyük duamız ve arzumuzdur. Bu vesile ile halihazırda davetiyelerin ulaştırıldığı delegelerimizi Genel Kurulumuza buradan bir kez daha davet ediyor, yüz yüze bir araya geleceğimiz delegelerimizle kardeşliğimizi pekiştireceğimize inanıyorum. Rabbim Genel Kurulumuzu hayırlara vesile eylesin.