Aile

Karı Koca Bir Çift Ayakkabı Gibidir

Her evlilikte eşler arasında tartışmalar olur. Tartışma eşlerin birbirlerinin hassasiyetlerini anlamaları, sınırlarını bilmeleri ve sağlıklı bir ilişki zemini oluşturmalarında etkin bir iletişim şeklidir.
14 Ocak 2022
Karı Koca Bir Çift Ayakkabı Gibidir @Shutterstock

Eşler arasında tartışma da kendine kurallarına göre yapılmalıdır. Eğer o kurallar ihlal edilirse çatışmaya dönüşür ve evlilik için bir tehdit hâlini alır. Müslümanlar için her şeyde olduğu gibi evlilikte de asli gaye Allah’ın rızasını kazanmaktır. Onun rızasını kazanmak için Efendimiz (s.a.v.)’in yol göstericiliğine müracaat etmemiz ve kendimize yön ve yol çizmemiz gerekir. Efendimiz (s.a.v.)’in, “Sizin en hayırlınız, kadınlara karşı en hayırlı olanınızdır.”[1], “Kadınlarınıza karşı hayırlı olmayı birbirinize tavsiye edin.”[2] buyurduğu hadîs-i şerifler aile hayatı için yön ve yol gösteren niteliktedir.

Ailemize iyi davranmayı öğütleyen bir diğer hadîs-i şerif’te ise Peygamber Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurmaktadır: “Müminlerin iman bakımından en kâmil olanı; ahlâkı güzel olan ve ailesine nazik davranandır.”[3] Buna göre imanımızın kâmil/olgun olmasını istiyorsak, ailemize karşı olan tutumlarımızı gözden geçirmeli, mercek altına almalıyız. Böylece öz denetim vesilesiyle ailedeki huzur ve mutluluğun yakalanması hem de kâmil iman sahibi olunması mümkündür.

Aile içinde ve eşler arasında tartışma yaşanmaması hemen hemen imkânsızdır. İki farklı kişilik bir yuvada buluşunca doğal olarak farklı fikirler ortaya çıkacaktır. Kaçınılmaz olan farklı fikirler ayrışmaya, tartışmaya sebep olmaktan ziyade eşlerin birbirini tanımasına ve benimsemesine sebep olmalıdır. Kur’ân-ı Kerîm’de eş kelimesi “zevc” ile ifade edilir. Arapçada zevc kelimesi hem erkek için, hem kadın için kullanılır. Bu kelimenin öyle muhteşem bir etimolojisi vardır ki, âdeta dilsel kökeni Kur’an’ın kadın ve erkeğe bakışını simgeler.

BİR ÇİFT AYAKKABININ EŞİ

Lügata bakıldığında ise kelimenin cümle içerisinde kullanımına örnek olarak “zevcâ nalin”, yani “ayakkabının eşi, bir çift ayakkabının eşi” kelimelerinin yer aldığı görülecektir. Erkekle kadın bir çift ayakkabının iki eşi gibidir. Biri diğeri olmadan bütün değildir. İşte evlilikteki farklılıkları böyle görüp değerlendirmek gerekir. Eşlerin farklılığı bir diğerini tamamlayan farklılıklardır. Bu nedenle bizden farklı düşünen ve davranan eşimize düşmanca yaklaşmak yerine “bir bildiği vardır elbette” diyerek iyi niyetle ve güvenle yaklaşmamız gerekir.

Peki tartışmalara ve dargınlıklara yol açmamak için ne yapmalıyız?: Öncelikle güzel ahlak ile yaklaşmalı ve eşimize karşı nazik olmalıyız. Düşünmeden konuşmamalıyız. Zira unutmayalım ki, söz ağızdan çıkana kadar bizim esirimizdir. Fakat ağızdan çıktıktan sonra biz sözün esiri oluruz. Güzel sözlerin esiri olmak için yumuşak sözler söyleyelim. Eşimizle konuşurken imalı sözler söylemekten kaçınalım. Açık ve anlaşılır sözler söyleyelim ki bizi anlasınlar ve kırılmasınlar.

Eşler arasında TARTIŞMALARI AİLE İÇERİSİNDE ÇÖZÜN

Tartışılması gereken bir konu varsa mümkün mertebe aile içinde, dışarıya yansıtmadan eşler arasında tartışma olmalı ve sorunlarımızı öncelikle kendi içimizde çözmeye çalışmalıyız. Tartışmanın da bir adabı ve usulü vardır. Tartışma konusunun dışına çıkarak geçmiş senelerde yaşanan tatsızlıkları tazeleyip, irdeleyip tekrar gündeme getirilmesi çözüm üretmek yerine, sorunu ve tartışmayı daha da büyütür. Bundan dolayı tartışılan konu ne ise onda kalınmalı ve geçmiş defterler açılmamalıdır. Tartışma esnasında kullandığımız sözleri özenle seçmeli ve asla “Ne kadar beceriksizsin. İşte bak anlayışın sıfır.” gibi cümlelerle eşimizin şahsına saldırılarda bulunmamalıyız.

Son Adım: Eşler ARASINDA TARTIŞMA Aracıyla Çözülmeli

Eşlerin kendi aralarında çözemediği bir durum meydana geldiğinde dışardan destek almaları yüce Allah (c.c.)’ın tavsiyesidir. Kur’an ve sünnete bakıldığında bu gibi durumlarda bir “hakem” tayin edildiği görülmektedir.[4] Hakemin her iki tarafın akrabalarından seçilmesi uygundur. Burada da aile ve aile sırlarını korunmak amaçlanmaktadır. Hakemlik tesis edilmesinde asıl olan maksat aynı dinî değerleri taşıyan kişilerden objektif destek alabilmek ve onların rehberliklerinden istifade edebilmektir. Hakemlik yapacak kişiler sorunu her iki taraftan dinler ve her iki taraf ile hem özel hem de birlikte konuşarak ortak yerde buluşulmasına vesile olur. Bunun yanı sıra aile bireyleri dışında İslam Toplumu Millî Görüş Teşkilatları tarafından sunulan aile danışmanlık hizmetlerinden yararlanılması da faydalı olacaktır.

BOŞANMAK..AMA NASIL?

Eğer sorun veyahut sorunlar bir aile için büyük bir yumak hâline gelmiş ve işin içinden çıkılamayacak durumda ise ve tek çıkış yolu boşanma olarak görünüyorsa bile mutlaka bu karara varmadan destek alınmalıdır. Nikâh helal olduğu gibi boşanma da helaldir.[5] Allah Teâlâ’nın boşanmayı helal kılması, Müslümanların, aşırı geçimsizlik sonucunda doğan büyük sıkıntılardan kurtulmalarını mümkün kılmak içindir. Elbette boşanma teşvik edilmemelidir. Fakat evlilik artık yürütülemeyecek bir hâl almışsa ve boşanma engellenemiyorsa yapılacak olan şey boşanmanın İslami ahlak dairesi içerisinde, adabınca olmasını sağlamaktır.

Boşanmanın da bir adabı ve usulü vardır. Düşmanlık yapılması, ailelerin birbirine kin ve nefret beslemesi, çocukların anne veyahut babaya karşı doldurulması ve fitne ateşinin körüklenerek düşmanlık yumağına dönüşmesi kesinlikle yanlıştır. Birlikte geçirilen günlerin hatırına yolları güzellikle ve adabınca ayırmak her müminin görevidir.

Kısaca toparlayacak olursak, şunları unutmamalıyız:

  • Ailelerde problemler oluşabilir. Çünkü her insan bir başka dünyadır ve farklılıkları vardır. Bu farklılıklar asgariye indiği sürece ailede huzur devam eder.
  • Her bir kadın ve erkek aile huzurunu evinde aramalı ve dinimizin uyarılarına dikkat etmelidir.
  • Ailevi problemleri çözmede iyi niyetli ve ıslah gayesiyle hareket eden aracı ve hakemlere müracaat etmek gerekir.
  • Neticede boşanma hadisesi yaşanacaksa, İslam’ın koyduğu esaslar çerçevesinde olmalıdır.

Allah (c.c.), bütün müminlerin ev ve ailelerini dünya cenneti kılsın.

 

 

[1] Müslim, Radâ 62; Tirmizî, Radâ 11.

[2]  Kütüb-i Sitte, c. 17, s. 214; Buhari, 16/184, H. No: 4787.

[3] Tirmizî, Sünen, 9/196, H. No: 2537; Ahmet b. Hanbel, 49/229, H. No: 23073.

[4] Nisa suresi, 4:35.

[5] Bakara suresi, 2:229.

Kaynak: Erkam Sohbetleri, 137. Sohbet: Dargın Eşleri Barıştırmak, Plural Publications Yayınları.

Reklam (İç Sayfa)

en çok okunanlar

Reklam

Pin It on Pinterest

Paylaş