Cuma Namazında Hutbeye Yetişemeyen Kimsenin Namazı Geçerli Olur Mu?

Cuma Namazında Hutbeye Yetişemeyen Kimsenin Namazı Geçerli Olur Mu?

Hutbe bir topluluk karşısında yapılan etkili konuşma için kullanılan bir terimdir. Dini literatürde cuma ve bayram namazlarında hatibin cemaate vaaz ve irşad içerikli yaptığı konuşmayı ifade eder. Hutbe kelimesinin kendisi Kur’ân-ı Kerîm’de bizatihi zikredilmese de Cuma suresindeki Allah’ın zikrine koşun ayetindeki zikir kelimesinden alimlerimiz hutbenin kastedildiğini ifade etmişlerdir. Hutbe kelimesi, Peygamberimizin (s.a.v.) birçok hadislerinde geçtiği gibi onun irad ettiği hutbelerinden birçok örnek bize kadar ulaşmıştır.

İslam dininde hutbenin çok önemli bir yeri vardır. Hutbe, Cuma namazı kadar önemli olduğu gibi onu tamamlayan bir yanı olduğuna dair görüşlerde bulunmaktadır.1 Başka bir ifadeyle hutbe Cuma namazının iki rekâtinin yerini tutmaktadır. Öyle ki, namazın yerini tutması hasebiyle abdestsiz Cuma hutbesinin dinlenemeyeceği yönünde görüşler ileri sürenler de olmuştur.

Bütün bunlardan sonra hutbenin İslam ibadet anlayışında ne denli mühim bir ibadet olduğu ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle hutbe Cuma namazının sıhhat şartları arasında sayılmıştır. Öte yandan hutbenin cemaate nasihat ve irşad ile dinî sorumlulukları ve vecibeleri aktarma, toplumsal ilişkileri geliştirme ve pekiştirme gibi birçok hususiyeti vardır. Bundan dolayı hutbenin ibadet yönü yanında toplumsal ve sosyal birçok faydasının olduğu yadsınamaz bir hakikattir. Bu nedenle hutbe esnasında selam verene icabet etmek, hapşırana rahmet dileğinde bulunmak Hanefîlerce mekruh sayılmış ve herhangi bir şeyle meşgul olmadan hutbeyi dinlemek Hanefî, Mâlikî ve Hanbelîlerde vacip Şafiî mezhebinde ise sünnet sayılmıştır.

Cuma hutbesinin hükmünü ifade ettikten sonra herhangi bir nedenden dolayı hutbeyi dinlemeyip Cuma namazının iki rekatine yetişen kimsenin durumuna gelince öncelikli şunu belirtmek gerekir ki, hutbe okunmadan kılınan cuma namazı sahih değildir. Namazın geçerli olabilmesi için hutbe okunurken hatibi dinleyen cemaatten bir grup veya en az bir erkeğin hazır bulunması gerekir. Ancak cuma namazını kılabilmek için hutbeye yetişmek ve onu dinlemek şart değildir. Herhangi bir mazeretten dolayı okunan hutbeye yetişemeyen veya hutbeyi duyamayan kimsenin kıldığı namazı sahih olur. Namazın hangi rekatine yetişirse yetişsin ister başında ister sonunda hatta son oturuşunda bile imama yetişmiş olması halinde Cuma namazına yetişti olarak kabul edilir ve Cuma namazı geçerli sayılır. İmam selam verdikten sonra ayağa kalkar kılamadığı rekatleri tamamlayarak Cuma namazını eda etmiş sayılır.2

Cuma namazına hiç yetişemeyen kimse ise Cuma namazının yerine o günün öğlen namazını kılar.

  1. Bedruddin el ayni, el binaye fi şerhil hidaye 3/302-303)
  2. İbnü’l-Hümâm, Fethü’l-kadîr, 2/65-66