Otizm Nedir? Belirtileri ve Tedavisi
boy and his shadow. Lonely little child playing with his shadow outside. the concept of autism and loneliness. Copy space for your text
Otizm, yaşam boyu süren psikolojik bir durumdur ve bireylerde çeşitli düzeylerde etkiler yaratabilir. Bazı bireyler bağımsız bir şekilde yaşamlarını sürdürebilir iken, diğerleri daha fazla desteğe ihtiyaç duyabilir. Otizmli bireylerin dünyayı algılama şekilleri farklıdır ve çoğu kez yaratıcı, analitik ve detay odaklı düşünme biçimleriyle dikkat çekerler.
- SAĞLIK
- 20 Aralık 2024
Şevki Şahin
Öncelikle “otizm nedir?” sorusu ile başlayalım. Otizm, nörogelişimsel bir farklılık olup bireylerin sosyal iletişim, etkileşim ve davranışlarda belirgin özellikler sergilemesine neden olan bir durumdur. Otizm genellikle erken çocukluk döneminde belirti gösterir ve bireyin yaşamı boyunca devam eder. Otizm spektrum bozukluğu (OSB) olarak da adlandırılır ve belirtilerin şiddeti bireyden bireye değişebilir. Bu durum bir hastalık değil, bireysel bir farklılık olarak kabul edilmelidir. Toplumda küçük belirtileri olan, teşhisi konulmamış veya geç teşhis edilmiş çok sayıda otizmli olduğu biliniyor.
OTİZMİN TEMEL ÖZELLİKLERİ
- Sosyal İletişim ve Etkileşimde Güçlükler:
- Göz teması kurmaktan kaçınma,
- Başkalarıyla ilişki kurmakta zorlanma,
- Yüz ifadelerini veya sosyal ipuçlarını anlamada güçlük.
- Tekrarlayan Davranışlar ve Sınırlı İlgi Alanları:
- Belirli hareketleri sürekli tekrar etme (el çırpma, dönme vb.),
- Rutinlere aşırı bağlılık,
- Sınırlı veya yoğun ilgi alanlarına odaklanma.
- Duyusal Hassasiyet:
- Gürültü, ışık, dokunma gibi duyusal uyaranlara aşırı tepki verme veya duyarsızlık.
OTİZMİN SEBEPLERİ
Otizmin kesin nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte, genetik ve çevresel faktörlerin bir arada rol oynadığı düşünülmektedir. Bazı genetik mutasyonlar, ailesel yatkınlık ve erken dönemdeki çevresel etkiler otizm riskini artırabilir. Otizm doğuştan gelen ya da yaşamın ilk yıllarında ortaya çıkan, bireyin sosyal iletişim, etkileşim becerilerinde zorluklar ve sınırlı, tekrarlayıcı davranışlarla karakterize edilen nörogelişimsel bir durumdur.
Çocuk otizmi, 3 yaş gibi erken yaşlarda kendini belli eder ve çocuk normalin dışında farklılıklar gösterir. Tipik olmayan otizm, 3 yaşından sonra, fakat otizm dışı farklılıklar da gösteren bozukluklar.
OTİZM HAKKINDA BİLİNMESİ GEREKENLER
Otizm bireyden bireye büyük farklılıklar gösterebilir. Bazı bireyler iletişim kurmakta ciddi zorluk yaşarken, bazıları yüksek işlevsellik gösterebilir ve normal bir yaşam sürdürebilir. Bu yüzden “spektrum” olarak adlandırılır. Otizm, fiziksel bir belirti göstermediği için dışarıdan kolayca fark edilemez. Bu durum, bazen çevredekilerin bireyleri yanlış anlamasına neden olabilir. Kesin nedeni henüz tam olarak anlaşılamamış olsa da genetik ve çevresel faktörlerin birlikte etkili olduğu düşünülmektedir.vOtizm hakkında toplumsal farkındalık, diğer engel gruplarına göre genelde daha azdır. Bu da otizmli bireylerin sosyal hayata katılımını zorlaştırabilir. Bireyler genellikle belirli alanlarda özel yeteneklere sahip olabilirler. Örneğin, bazıları matematik, müzik, sanat ya da detaylara odaklanmada üstün performans gösterebilir.
ENGEL Mİ? FARKLILIK MI?
Otizm, bir engel olarak görülse de birçok kişi için nöroçeşitliliğin bir parçasıdır. Engellilik boyutu, bireyin çevreyle uyumlanma kapasitesi ve çevreden gördüğü destekle yakından ilişkilidir. Uygun eğitim ve destekle otizmli bireyler, yaşam kalitelerini artırabilir ve potansiyellerini ortaya koyabilirler.
Toplumun farkındalığının artması, otizmli bireylerin daha iyi anlaşılmasını ve yaşamlarının kolaylaşmasını sağlar.
OTİZM TEDAVİ EDİLEBİLİR Mİ?
Otizm bir hastalık değil, bir farklılıktır; bu nedenle tedavi edilmesi gereken bir durum olarak değil, desteklenmesi gereken bir durum olarak görülür. Erken tanı ve müdahale ile bireylerin sosyal ve iletişim becerilerini geliştirmek, potansiyellerini ortaya çıkarmak mümkündür. Genellikle şunlar önerilir:
- davranış terapileri,
- özel eğitim,
- konuşma ve dil terapisi,
- duyusal entegrasyon terapisi
Otizm spektrumunda yer alan bireyler farklı yeteneklere ve güçlü yönlere sahip olabilir. Onları anlamak ve topluma dahil etmeyi desteklemek çok önemlidir.
DANİMARKA’DA KULLANILAN KRAP METODU
KRAP (Bilişsel, kaynak odaklı ve onaylayıcı pedagoji) metodu, bireylerin güçlü yönlerine ve potansiyellerine odaklanarak, onların öğrenme ve gelişim süreçlerine destek olmayı amaçlayan bir pedagojik ve terapötik yaklaşımdır. Bu yaklaşım, bireyin bilişsel süreçlerini anlamayı, kaynaklarını fark etmeyi ve onları onaylayıcı bir şekilde desteklemeyi içerir.
- Bilişsel: Bireyin düşünme, öğrenme ve problem çözme becerilerinin anlaşılmasına odaklanır.
- Kaynak Odaklı: Bireyin sahip olduğu güçlü yönlere, yeteneklere ve potansiyellere odaklanmayı vurgular.
- Onaylayıcı: Bireyi olduğu gibi kabul etmeyi ve onun deneyimlerini, duygularını ve perspektiflerini anlamayı temel alır.
Bu yöntemin uygulamaları Danimarka’da özellikle eğitim, terapi ve sosyal hizmet alanlarında yaygındır.
OTİZİMLİ BİREYLERLE İLİŞKİLERİMİZ
Aileler olarak otizmli çocuklara sahip olmak sabır, empati ve devamlılık isteyen bir durumdur ve bu durum aileleri hem psikolojik hem de fizyolojik yönden etkiler.
Toplumda da engelinden dolayı hor görülen, toplumsal taşıma araçlarında yer verilmeyen ve bazı durumlarda da yere oturmak zorunda kalmaları olabiliyor. Aynı zamanda ibadet hânelerde de bu gibi olumsuz durumlara azda olsa rastlamak mümkün.
Halbuki bu bireylerinde en az bizlerin hakkı kadar hakkı var bütün alanlarda. Ve bu bireyler bizlerin anlayışında birer nimet, değer verip saygı göstermemiz gereken.