Avusturya’da 14 Yaşından Küçüklere Başörtüsü Yasağı

@shutterstock
Avusturya hükümeti, 14 yaş altı kız çocuklarına yönelik başörtüsü yasağını yeniden hayata geçirmek istiyor. Düzenleme 12 bine yakın Müslüman kız çocuğunu etkileyebilir.
- AVUSTURYAGündem
- 7 Mayıs 2025
Avusturya’da başörtüsü yasağı tartışmaları yeniden alevlendi. Hükümet, 14 yaş altı kız çocuklarına yönelik başörtüsü yasağını yeniden gündeme taşıdı. Gençlik Bakanı Claudia Plakolm, pazar günü kamuoyuna sunduğu yeni model ile tartışmalı yasağı bir kez daha hayata geçirmeyi hedeflediklerini vurguladı. Plakolm’un açıkladığı “kademeli model”, yasak kararının çocuklarla ve aileleriyle yapılacak bireysel görüşmelerin ardından alınmasını öngörüyor.
Anayasal Dayanak Arayışı: Hedef Verfassungsmehrheit
Plakolm’un açıklamalarına göre, yasağın bu kez anayasal güvenceye alınması amaçlanıyor. 2019 yılında dönemin ÖVP-FPÖ koalisyonunun çıkardığı benzer bir yasa, Avusturya Anayasa Mahkemesi (VfGH) tarafından 2020’de iptal edilmişti. Mahkeme, söz konusu düzenlemenin dini tarafsızlık ilkesine aykırı olduğunu ve sadece Müslüman kız çocuklarını hedef alarak ayrımcılık yarattığını ifade etmişti.
Bu durumu tekrar yaşamamak isteyen hükümet, anayasa değişikliği için mecliste üçte iki çoğunluk arayışında. Yeşiller’in desteğini alması zor görülen ÖVP, bu sebeple özellikle aşırı sağcı FPÖ’nün desteğine açıkça talip olduğunu ifade etti. Plakolm, anayasal çoğunluk sağlanamaması durumunda, düzenlemenin SPÖ ve NEOS ile birlikte sıradan bir yasa şeklinde geçirilmesinin de mümkün olduğunu söyledi.
“Çocukları Korumak İçin Buradayız”
Gençlik Bakanı Plakolm, yasağın gerekçesini “çocukların korunması” olarak açıkladı. ORF’de yayımlanan “Pressestunde” programında konuşan Plakolm, dini özgürlüklerin, bireysel özgürlükleri kısıtladığı noktada sona ermesi gerektiğini söyledi. Özellikle çok az sayıda kadının kamusal alanda başörtüsüne karşı çıkmasını eleştiren Bakan, başörtüsünün kadınların kendi isteğiyle taktığı bir sembol olmadığını savundu. “Başörtüsü, çocuklar için bir özgürlük işareti değil; baskı ve dış müdahalenin bir sembolüdür.” dedi.
Önce Diyalog, Sonra Gerekirse Yasak
Yeni yasa teklifinin en dikkat çeken yönü ise eski düzenlemenin aksine, bireysel durumların dikkate alınması. Plakolm’un önerdiği modele göre, başörtüsü takan çocuklarla ve aileleriyle ilk aşamada görüşmeler yapılacak. Bu görüşmelere okul psikologları ile çocuk ve gençlik hizmetleri temsilcileri de katılacak. Çocuğun yüksek yararının zarar görmediği durumlarda ise yasak uygulanmayacak.
“Sekiz Yaşında Bir Kız Çocuğu Başörtüsü Takmamalı”
Plakolm, “Sekiz yaşında bir kız çocuğu başörtüsü takmamalı.” derken, yasağın dini değil, çocukların korunmasına yönelik olduğunu savundu. Bakanlık verilerine göre, ülkede 8 bin 200 ila 12 bin arasında Müslüman kız çocuğu yasağın kapsamına girebilir.
Viyana’daki zorunlu eğitim veren okullarda öğrencilerin yüzde 41’inin Müslüman olduğu belirtilirken, yasağın büyük ölçüde Müslüman kız çocuklarını etkileyecek olması, kamuoyunda ciddi tartışmalara yol açtı. Hükümet, yasayı toplumsal bir sinyal olarak sunarken, muhalif çevreler ise düzenlemeyi “çocuk koruma” adı altında Müslümanlara yönelik hedefli bir politika olarak nitelendiriyor.(bb)