YAZARLAR
İçki ve Kötülükleri
İslam öncesi Arap toplumunda da içki tüketimi üst seviyelerde idi ve içki kültürü bağımlılık ölçüsünde kök salmış bulunuyordu. İslam, bu psikososyal gerçekliği dikkate alarak dört aşamalı tedbirlerle bağımlılığı tedavi ederek içkiyi kaldırmış ve kıyamete kadar da yasaklamıştır. İçki ve kötülükleri Kur’ân-ı Kerîm’de birçok ayette geçmektedir. Allah Teâlâ, Maide suresinin 90-91 ayetinde şöyle buyurmaktadır:
“Ey iman edenler! Şarap kumar, tapınmak için dikilmiş taşlar / putlar, fal ve şans okları birer şeytan işi pisliktir; bunlardan uzak durun ki kurtuluşa eresiniz. Şeytan içki ve kumar ile ancak aranıza düşmanlık ve kin sokmak; sizi, Allah’ı anmaktan ve namazdan alıkoymak ister. Artık vazgeçersiniz herhalde değil mi?”
İlk adım Mekke’de gelen Nahl suresinin 67. ayeti ile meyvelerden içki ve güzel rızıklar elde edilebileceği ancak içkinin güzel rızıktan olmadığı ima edilerek bunun üzerinde düşünülmesi istendi. Bunu gören bazı sahâbîler içkiyi bıraktı.
İkinci aşamada Medine’de nazil olan Bakara suresinin 219’uncu ayetiyle içkide fayda ve zararın bulunduğu ancak faydasının dikkate alınmayacak kadar basit ve zararının, kötülüğünün çok büyük olduğuna vurguda bulunuldu.
Üçüncü merhalede, bazı sahâbîlerin içkili iken namaza durmaları ve imamın sarhoşluğun etkisiyle bazı ayetleri yanlış okuması üzerine sarhoşken namaza yaklaşmayı yasaklayan Nisâ suresinin 43. ayeti geldi. Peşinden, içki sebebiyle sahâbilerin arasında bazı olayların çıkması üzerine içkiyi kesin olarak yasaklayan ve yukarıda meali verilen ayetler geldi. Bundan sonra alkollü içecekler kesin olarak kıyamete kadar yasaklandı.
Kur’ân-ı Kerîm, içkiyi “şeytan işi pislik” olarak nitelendirir. Dolayısıyla onun asıl yasaklanma sebebi, insanı diğer varlıklardan ayıran en değerli sermayesi ve ziyneti olan aklını gidererek kontrolden çıkarması, bunun sonucunda da iradesini bozup ahlaki-manevi anlamda sorunlara sebep olmasıdır.
Sarhoşluk veren maddenin azı ile çoğu arasında fark olmadığını bildiren Hz. Peygamber (Ebû Dâvûd, “Eşribe”, 5) onun sosyal hayatı zehirleyen özelliği sebebiyle on kişiye lanet etmiştir. Bunlar: İçkiyi üreten, ürettiren, içen, onu sunan, taşıyan, taşıtan, satan, satın alan, bağışlayan, parasını yiyendir.[1]
Cinayetten aile içi şiddete varıncaya kadar bir dizi soruna yol açtığı bilinen içki belasına insanların düşmemeleri, müptela olmuşların kurtulması yönünde tedbirlerin alınması için fert, resmî kurum ve sivil kuruluşların çalışması dinî bir görevdir.
Doğrusunu en iyi Allah bilir.
[1] Ebû Dâvûd, “Eşribe”, 2; İbn Mâce, “Eşribe”, 6; Tirmizî, “Büyûʿ”, 58.