Mart ayı ırkçılık ve İslam karşıtlığı bakımından önemli tarihleri barındıran bir zaman. Birleşmiş Milletlerce Yeni Zelanda Christchurch şehrinceki korkunç cami saldırısının yıl dönümü olan 15 Mart “Uluslararası İslamofobi ile Mücadele Günü” olarak addedilirken, 21 Mart tarihi de Uluslararası Irk Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılması Günü, Almanya’da ise 20 Mart-2 Nisan arası bu sene Uluslararası Irkçılıkla Mücadele Haftaları. Birçok sorun ve meselede olduğu gibi ırkçılık, ayrımcılık ve İslam düşmanlığı konuları da elbette bir ya da birkaç günle sınırlı sorunlar değil. Ancak konuya dikkat çekilmesi bakımından belirlenen tarihler önem taşıyor. Nitekim konuyla ilgili birçok araştırma, açıklama bu günlerde, bu haftalarda yapılıyor. Topyekûn olarak sorunla mücadelede neler yapılabilir sorusuna cevap aranıyor.
Toplum Almanya’da Ders Kitaplarındaki Irkçı İçeriklere Karşı Hashtag-Aksiyonu Başlatıldı
Artan İslam Düşmanlığı
Avrupa genelinde yapılan birçok araştırma artan İslam düşmanlığı ve yükselen aşırı sağa dikkat çekerken, yine bu günlerde yapılan araştırmalardan biri Almanya’dan geldi. Ülkede yapılan bir araştırma, göçmen kökenlilerin özellikle Müslümanların, ayrımcılık korkusu sebebiyle devlet dairelerinde çalışmak için iş müracaatında bulunmaktan vaz geçtiğini gösterdi.
Fransa 2022 yılı raporunda; ırkçı, yabancı düşmanı veya din karşıtı saldırılarda, çoğunluğu hakaret, provokasyon ve karalama olmak üzere toplamda 12 bin 600 suç kaydedildi. Fransa’da İçişleri Bakanlığının yayımladığı rapor, ülkede 2022’de ırkçı ve din karşıtı saldırıların önceki yıla göre yükselişe geçtiğini ortaya koydu. Avusturya “2022 Irkçılık Raporu”na göre ise, geçen yıl 1479 ırkçı saldırı meydana gelirken, bunların yüzde 68’inin “dijital platformlarda” yaşandığına dikkat çekildi. Araştırmaların verilerine göre diğer ülkelerde de tablolar ve rakamlar iç açıcı değil. Ancak yetkililerin de artık konuyu gündemlerine aldıklarını ve çözüm yolları aradıklarını görmek de umut verici.
Gündem “Avrupa Ülkelerinde İslamofobi Kurumsallaştı”
Ramazana Kavuştuk
Bu yıl da bir ramazana kavuştuk. Allah (c.c.), merhamet, dayanışma, paylaşma ve ibadet ayı olan ramazan-ı şerifteki dualarımızı ve amellerimizi kabul eylesin. Ramazan Kur’an ayıdır. Bu yönüyle Kur’ân-ı Kerîm ile daha fazla hemhal olma, onun mesajını özümseme, hayata geçirme noktasında da özenli olmamız gereken bir zaman dilimidir. Bu bağlamda ramazan boyunca bütün camilerimizde gerek İrşad Başkanlıklarımız, gerekse Kadınlar, Gençlik ve Kadınlar Gençlik teşkilatlarımız vasıtasıyla gerçekleştirdiğimiz ramazan programları, iftar buluşmaları, mukabeleler, sohbetlere katılmaya gayret edelim.
Ramazan aynı zamanda yardımlaşma ve dayanışma ayıdır, maddi dayanışma yardımlaşmanın âdeta sembolü olan zekât ve fitrelerimizi de bu ayda verelim. Zekât ve fitrelerinizle yapılan bütün mazlum ve mağdurlara yardım ve destek çalışmalarının sevabından istifade edelim. Allah ibadetlerimizi kabul eylesin. Kurtuluş reçetesini alarak bayrama kavuştursun. Ramazanın bereket ve rahmet iklimi, kavgalara, savaşlara, saldırılara son versin.
