Avrupa’da Nefret Suçları Artıyor: Müslümanlar ve Yahudiler Hedefte

Avrupa’da nefret suçlarının sayısı her geçen yıl artarken, özellikle Müslümanlar ve Yahudiler bu suçların başlıca hedefi olmaya devam ediyor. Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) tarafından yayımlanan son rapor, bu karanlık gerçeği bir kez daha gözler önüne serdi.

Rakamlar Ürkütüyor: Müslüman ve Yahudilere Karşı 15 Bin Nefret Suçu

Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı, 2023 yılı verilerine göre, Avrupa’da 9.000’den fazla yahudi düşmanı ve 6.000 de Müslüman karşıtı nefret suçunun kaydedildiğini bildirdi. Bu rakamlar, sadece polis verilerine dayanıyor ve gerçek sayıların daha yüksek olabileceği belirtiliyor. Özellikle Yahudilere yönelik suçların 16 farklı ülkeden, Müslümanlara yönelik olanların ise 12 farklı ülkeden bildirildiği vurgulandı. Bunun yanı sıra, Hristiyanlara yönelik 1.230 nefret suçu da kayıtlara geçti.

Nefret Sucları, Yanlış Sınıflandırmalar Nedeniyle ‘Görünmez’ Kalıyor

Demokratik Kurumlar ve İnsan Hakları Ofisi (ODIHR) yetkilileri, Yahudi ve İslam düşmanlığı bu suçların arkasındaki ön yargıların görünür hale getirilmesinin önemine de dikkat çekti. ODIHR yetkililerinden Tea Jaliashvili, “Nefret suçlarının çoğu, yetersiz mevzuat veya yanlış sınıflandırmalar nedeniyle ‘görünmez’ kalıyor” diyerek, hukuki düzenlemelerdeki eksikliklere vurgu yaptı.

Hukuki Açıklık Şart

ODIHR, nefret suçlarıyla nefret söylemlerinin doğru şekilde ayrıştırılmasının hukuki süreçlerde kilit bir rol oynadığını ifade etti. Bunun için yayınlanan yeni rehber, savcıların bu suçları daha iyi anlamasına ve cezaların daha caydırıcı olmasına yardımcı olmayı hedefliyor. Rehber, ön yargıların doğru tespit edilmesi ve mağdurların korunması konusunda kapsamlı bir yaklaşım sunuyor.

Toplumsal Dayanışma ve Farkındalık

OSZE, bu suçların yalnızca bireylerin değil, toplumsal barış ve dayanışmanın da altını oyduğunu belirtiyor. Bu bağlamda, nefret suçlarıyla mücadelede eğitim, mağdurlara destek ve sivil toplum kuruluşlarıyla iş birliğinin önemine dikkat çekiliyor.

Avrupa’nın insan hakları alanında güçlü bir mirasa sahip olduğunu belirten ODIHR yetkilileri, “Bu mirası korumak, nefret suçlarına karşı sıfır tolerans politikasıyla mümkün olabilir” diyor. Ancak rakamlar, Avrupa’nın bu konuda halen uzun bir yol kat etmesi gerektiğini ortaya koyuyor.